Daha sıkıntılarımız bitmedi. Yeni başlıyoruz da diyebiliriz. Türkiye, Ortadoğu üzerinde, yeniden iştahı kabarmış emperyalist ülkelerinin önünde bir engeldir.
Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür, yani üniter bir devlettir. Türkiye üniter devlet yapısıyla emperyalist ülkelerin midesine oturur. Türkiye'nin hazmının kolay olması için, önce yutulması kolay küçük lokmalara bölünmesi kaçınılmazdır. Bunun için de Türkiye'nin mutlaka üniter yapısının bozularak parçalanması gerekiyor ki, Türkiye ile birlikte diğer Ortadoğu ülkelerindeki emellerine kolayca ulaşabilsinler.
Bu zamana kadar olan olaylara hiç değinmeden, bugün Suriye Savaşı'nda gelinen nokta ve Türkiye'ye yansımaları değerlendirildiğinde, Türkiye'yi Şah Fırat Operasyonu'na zorlayan süreçte yaşananların ABD'nin tezgahından başka bir şey olmadığını çok rahat bir şekilde söyleyebiliriz. ABD, terör örgütü PKK/PYD'nin Suriye'nin kuzeyinde oluşturmak istediği koridorun önünü açabilmek için, Türkiye'nin Süleyman Şah Türbesi'ni taşımasını istiyordu. ABD'nin bu hedefine ulaşabilmesi için Süleyman Şah Türbesi'nin etrafının çatışma alanı haline gelmesi gerekiyordu. Bu zaman diliminde İŞİD ABD'nin imdadına yetişti. Özellikle İŞİD'in yabncılardan oluşan savaşçıları, ABD'nin istediği zaman diliminde Süleyman Şah Türbesi'nin etrafında belirdi. Yine eş zamanlı olarak PKK/YPG militanları da bölgede baş gösterdi. PKK-İŞİD yetmiyormuş gibi uzun yıllar Türkiye'de akıllardan silinen MLKP de sınır hattı ve Suriye Eşmesi'nden başlayarak Karakozak hattına kadar olan bölgede kamplar kurmasının yolu açıldı. Yaşanan bu gelişmeler sonrasında Türkiye Süleyman Şah Operasyonu'na razı oldu ve Süleyman Şah Türbesi'nin taşınmasıyla Türkiye'nin Suriye'nin içinde operasyon yapmasının önüne geçilmekle birlikte, ABD'nin desteklediği PKK koridorunun önü açılmış oldu.
1973 yılında Suriye'nin baraj inşaatında yükselen sular nedeniyle Ankara ve Şam'ın ortak çalışmasıyla türbenin yeri değiştirilerek, Halep'in Karakozak köyü yakınına taşınmıştı. Süleyman Şah Türbesi, önce eski yerine yani Karakozak'a, oradan da Misak-ı Milli sınırlarımızın kilometre taşı olan Caber kalesine taşınabilir.
ABD ile artık ilişkilerimiz nasıl devam eder ve nasıl şekillenir bilmiyorum, ama bildiğim tek bir şey var, onun da ABD'nin asla bizim müttefikimiz olmadığıdır.
Selam ve dualarımla.
1973 yılında Suriye'nin baraj inşaatında yükselen sular nedeniyle Ankara ve Şam'ın ortak çalışmasıyla türbenin yeri değiştirilerek, Halep'in Karakozak köyü yakınına taşınmıştı. Süleyman Şah Türbesi, önce eski yerine yani Karakozak'a, oradan da Misak-ı Milli sınırlarımızın kilometre taşı olan Caber kalesine taşınabilir.
ABD ile artık ilişkilerimiz nasıl devam eder ve nasıl şekillenir bilmiyorum, ama bildiğim tek bir şey var, onun da ABD'nin asla bizim müttefikimiz olmadığıdır.
Selam ve dualarımla.
10 YORUM:
Kaleminize sağlık, haklısınız, şimdi de güya pyd'nin Kürt koridorunu engellemeye çalışıyoruz! Bir,iki yıl önce pyd'yi eğittik TSK ile! Hepsi göstermelik bence. ABD'den kimseye dost olmaz hele ki bize. Atatürk'ün tam bağımsızlık ilkesini uygulasaydık bu halde olmazdık. :(
YanıtlaSilSelamlar...
Merhabalar Bücürükveben, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Ülkemizin geldiği nokta içler acısıdır. Ama kimse bunu görmek istemiyor. Şu anda içinde bulunduğumuz sıkıntılarımızdan kurtulmak için, düşmanlarımıza karşı bir ve beraber olmak zorundayız. Aksi halde, emin olun ilk fırsatta ipimizi çekerler. Biz ne Irak gibi, ne Suriye gibi, ne de diğer Arap devletleri gibi olabiliriz. Kan gövdeyi götürür ve taş üstünde taş kalmaz!
Cenab-ı Hakk, ülkemizin, milletimizin ve güvenlik güçlerimizin yar ve yardımcısı olsun. Selam ve dualarımla.
Rabbım sonumuzu hayır etsin hiç iyi günlerde değiliz Rabbım bir an önce feraha çıkarsın inşallah ....
YanıtlaSilMerhabalar Sessizkaldım, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Ülkemizin selameti için şu anda birlik içinde olmalıyız. Cenab-ı Hakk, eğer o günleri görmeyi nasip ederse, Karanlıklardan aydınlığa çıkıldığında halkımız elbette ülkeyi bu hale getirenlerden hesap soracaktır.
Selam ve dualarımla.
Hayırlı akşamlar hocam Allah yardımcımız olsun her daim inşAllah, düşmana fırsat vermesin.
YanıtlaSilselam ve dualarımla.
Merhabalar Siyah Kuğu Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Dualarınıza yürekten iştirak ediyor ve amin diyorum. Cenab-ı Hakk, bizi nasıl büyük bir felakete duçar olmaktan kurtardıysa, elbette bu kara günlerden de kurtaracaktır.
Selam ve dualarımla.
Merhaba Recep Bey, düşman belli dün, bugün, yarın.. aynı düşman. Amaç aynı hayalleri aynı... Bize düşen ise hiç şüphesiz bunlara alet olmamak... Cehalete karşı direnmek...
YanıtlaSilSaygılar.
Merhabalar Tülay Gürdal, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Evet sizin de önerdiğiniz gibi bize düşen düşmanın amaçlarına alet olmamak ve cehalete karşı direnmek.
Selam ve dualarımla.
Bizim en büyük düşmanımız hep içimizden çıktı.Onların yüzünden bu hallere geldik acımadan Amerika'nın kucağına attılar güzel ülkemi.Amerika ve diğer dış ülker de dediğiniz gibi zor lokma olduğumuzu bildiklerinden bizleri içte ufalayıp öyle yutmaya çalışıyorlar.Maalesef bizler aymazlık içinde bunun farkında değiliz çoğumuz.Rabb'im birliğimizi bütünlüğümüzü bütün art niyetli planlardan eylemlerden korusun muhafaza etsin.Bir ülkenin elden gitmesi demek ne demek Allah'ım göstermesin.Faydalı paylaşımınız için çok teşekkür ederim Rabb'im razı olsun.
YanıtlaSilMerhabalar Vişnap Macide, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Efendim, Cenab-ı Allah, yar ve yardımcımız olsun! Selam ve dualarımla.
Yorum Gönder