tag:blogger.com,1999:blog-28596335401553749112024-03-27T21:40:36.424+03:00Değirmenden Mektup VarHer Mektup Bir HikayedirRecep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.comBlogger836125tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-52866805018898354212024-03-25T01:04:00.007+03:002024-03-26T01:14:01.288+03:00Çedes<p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnJKvGBWpRXF6QvswSGbPp2Rw40r6NO5eEIGkwq5SgqjD3CIuOL7seYgLLTe2tXF0zRZXDdPY0WxvbpXLfKsnhGfSIO0dlu7KEvSQSQO8UdJOOiIZHU5e7lgFuceIohQxcKiLHpL5D4pll1qKXnktD-keYGC_UeJeFoBD_2A2pinM07JzdCs6s1CvdeW56/s960/bir-dindar-nesil-projesi-cedes.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="540" data-original-width="960" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnJKvGBWpRXF6QvswSGbPp2Rw40r6NO5eEIGkwq5SgqjD3CIuOL7seYgLLTe2tXF0zRZXDdPY0WxvbpXLfKsnhGfSIO0dlu7KEvSQSQO8UdJOOiIZHU5e7lgFuceIohQxcKiLHpL5D4pll1qKXnktD-keYGC_UeJeFoBD_2A2pinM07JzdCs6s1CvdeW56/w400-h225/bir-dindar-nesil-projesi-cedes.jpg" width="400" /></a></div><span style="font-family: verdana;"><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Merhabalar.</div></span><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">ÇEDES, "<b>Çevreme duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum</b>" projesinin kısaltmasıdır. Bu proje, Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan bir protokolle hayata geçirilmiştir. Bu projenin amacı, ortaokul ve İmam-Hatip Ortaokullarında öğrenim gören öğrencilerin, çevreye ve değerlere duyarlı bireyler olarak yetişmelerine katkı sağlamaktır. </span></p><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Söz konusu proje, 2023-2024 eğitim ve öğretim yılında 100 ortaokul ve İmam-Hatip ortaokulunda uygulanmaya başlanmıştır. Projenin 2025-2026 eğitim ve öğretim yılında tüm ortaokul ve İmam-Hatip ortaokullarında uygulamaya başlanılması planlanmaktadır. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz; MEB, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan "Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum" İş Birliği Protokolü (ÇEDES) üzerine 27 Aralık 2023 tarihinde bir basın açıklaması yaparak "Bu bilim ve akıl dışı laiklik karşıtı uygulamaya derhal son verilmelidir." demiştir.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">(ÇEDES) projesi ile din görevlilerinin öğrencilere, “Değerler Eğitimi” vermesinin önü açılmıştır. Öğrencilere milli, manevi, ahlaki, insani ve kültürel değerlerimizin benimsetilmesi iddiasıyla tüm lise, ortaokul, ilkokul ve anaokulları ile il merkezi ve ilçelerde bulunan tüm cami ve Kur’an kurslarını kapsayan proje, Milli Eğitim Müdürlükleri ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı il müftülükleri aracılığıyla okullara öğrencilerin sözde ‘manevi gelişimini desteklemek’ amacıyla tarikatların, cemaatlerin görevlendirmelerinin önünü açmaktadır.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bu protokol manevi danışman olarak imamların, vaizlerin; rol model olarak gösterilen ve cemaat örgütlenmelerinin “abi ve ablalarının” okullarımızda eğitmen olarak görev yapmasını öngörmektedir.</span></p><p style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQ8IItbG6lQPmn5TuJVZP_98mOnrixDq6aRz4j1fVJ3kkw7KDlnyqOZi6dELq4KBivHNNlMkKlHvVaxIMYovuqB53Zh1OTSdVGsEYCcvVlEPwXm88moYYu_PLMDGE6B1DL8mOhrOs0btCLHS8nS5b4m8Sj_4NXsTEegw_XTWTL3JBfaDMgUSvvYFr5pG_o/s960/cedes-projesi-protesto-edildi-okullarda-imam-istemiyoruz.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="540" data-original-width="960" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQ8IItbG6lQPmn5TuJVZP_98mOnrixDq6aRz4j1fVJ3kkw7KDlnyqOZi6dELq4KBivHNNlMkKlHvVaxIMYovuqB53Zh1OTSdVGsEYCcvVlEPwXm88moYYu_PLMDGE6B1DL8mOhrOs0btCLHS8nS5b4m8Sj_4NXsTEegw_XTWTL3JBfaDMgUSvvYFr5pG_o/w400-h225/cedes-projesi-protesto-edildi-okullarda-imam-istemiyoruz.jpg" width="400" /></a></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’yla birlikte hayata geçirilen bu protokol siyasal İslam için yeni bir araç, çocuklarımız için yeni bir kıskaç olarak karşımızda durmaktadır.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Laiklik, cumhuriyet kazanımlarının, yurttaşlarımızın ve ülkemizin geleceğinin en önemli teminatlarından birisidir. Laik eğitim; farklı inanç ve ifade özgürlüklerinin, tercihlerin güvencesidir.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Laik eğitim ilerleyen, üreten nesillerin, bilimin ve aklın ışığında gelişmesinin temelidir. Laik eğitim, yoksul halk çocuklarının tarikatların ve cemaatlerin sömürüsüne karşı tek sığınaktır.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bizler bu ülkenin mühendisleri, mimarları şehir plancıları olarak eğitimin dinselleşmesine, çocuklarımızın, gençlerimizin geleceğinin tarikat ve cemaatlerin kuşatması altına alınmasına hayır diyoruz. Toplumsal sinir ve sınırları zorlayan bu bilim ve akıl dışı laiklik karşıtı uygulamaya derhal son verilmelidir.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve Saygılarımla.</span></p><p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 7.5pt; text-align: justify;"><span style="color: #333333; font-family: verdana;"></span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-74775811017419156122024-03-23T15:11:00.004+03:002024-03-26T01:14:01.331+03:00En Mutlu Gençler<p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFfyc-waH77MIJvLu3m3iDpzk2yrhRTjk7yVWX4UH1b3fCDAJIarezXc3mbSlZJtPyBQTZ27Ba2zvzlV3go8GCpDdSWjDAWpjTtQikxJQoxi_2q1h6_YO3S-_OOYHWTARu1PWtSxRLlKrNjOi73QZW-9PKzNXRQrITYExcJu1Ihyb1zCzSyyAJa-FIHn1D/s620/638150755873851968.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="349" data-original-width="620" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFfyc-waH77MIJvLu3m3iDpzk2yrhRTjk7yVWX4UH1b3fCDAJIarezXc3mbSlZJtPyBQTZ27Ba2zvzlV3go8GCpDdSWjDAWpjTtQikxJQoxi_2q1h6_YO3S-_OOYHWTARu1PWtSxRLlKrNjOi73QZW-9PKzNXRQrITYExcJu1Ihyb1zCzSyyAJa-FIHn1D/w400-h225/638150755873851968.jpg" width="400" /></a></div><span style="font-family: verdana;"><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">ABD merkezli danışmanlık şirketi Gallup, Oxford Üniversitesi Wellbeing Araştırma Merkezi ve Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı tarafından yayımlanan <b>Dünya Mutluluk Raporu</b>'nda gençlerin günden güne mutsuzlaştıkları ifade edildi. Mutluluk sıralaması, <b>kişi başına düşen milli gelir, sosyal destek, sağlıklı yaşam beklentisi, özgürlük ve yolsuzluk</b> gibi kriterlere dayanıyor.<span><br /></span></div></span><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana; font-size: large;"><b><u>Finlandiya Birinci</u></b></span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">İngiltere, Avrupa, ABD ve Avustralya'daki 15-24 arası gençleri baz alarak hazırlanan raporda en mutlu gençlerin Finlandiya'da olduğu, ardından Danimarka, İzlanda, Norveç ve İsveç yer aldı. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Afganistan, Taliban'ın 2020'de yönetime gelmesinin ardından 143 ülke arasında en alt sıralarda kaldı. Türkiye ise mutluluk sıralamasında 98. sırada bulunuyor. Rapor, gençlerin yaşlılara göre daha mutsuz olduğunu gösteriyor. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Sizin de gördüğünüz gibi bu mutluluk raporunda ülkemiz 148 ülke arasında 98. sırada yer almıştır. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Böyle bir haberi okuyunca hemen moralimiz bozuluyor ve diyoruz ki; bizim ülke ve millet olarak Finlandiya'dan ne eksiğimiz var da gençlerimizi Finlandiya gençleri kadar mutlu edemiyoruz? </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Gençlerimizin mutluluk seviyesini, dünyanın en mutlu gençleri seviyesine çıkarabilmek için eksiklerimiz nelerdir ve ne yapılması gerekir? Hiç düşündünüz mü?</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve Saygılarımla.</span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-79378309604138853622024-03-22T14:24:00.008+03:002024-03-26T01:14:01.339+03:0021 Mart Dünya Şiir Günü<div style="text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj1i24ERerS0fa3U1gQLDfEra5mAlJ7yQs-bHeEQ4HiadnyUMSeKtsTr5y2DvoA3pUC0DGTG2Idg6TEBRnHS14Ea6bSZ-5JkJGz_FJcIsWoKzkvZkSIK4jHdSqJpmt6N8wRxEEFtz1R2IHxenwZuZU9PRYCqLCQFtS2tsr8b4XEPgmsYnzd-Y0sFFQzHwxi/s337/%C4%B0MG%20(336%20x%20337).jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="337" data-original-width="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj1i24ERerS0fa3U1gQLDfEra5mAlJ7yQs-bHeEQ4HiadnyUMSeKtsTr5y2DvoA3pUC0DGTG2Idg6TEBRnHS14Ea6bSZ-5JkJGz_FJcIsWoKzkvZkSIK4jHdSqJpmt6N8wRxEEFtz1R2IHxenwZuZU9PRYCqLCQFtS2tsr8b4XEPgmsYnzd-Y0sFFQzHwxi/s16000/%C4%B0MG%20(336%20x%20337).jpg" /></a></div><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">İlk kez 1999 yılında UNESCO tarafından ilan edilen ve dünya çapında kutlanan 21 Mart Dünya Şiir Günü'nün bu yıl da çeşitli etkinliklerle kutlanacağını, dün okumak için almış olduğum Cumhuriyet gazetesinden öğrendim. PEN Türkiye Yazarlar Derneği, 2024 şiir ödülüne bu yıl şair ve yazar Enis Batur'u değer gördüğünü de paylaştıktan sonra tekrar şiire dönelim.<span><br /></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKQieBYMwi09WD0J6pBWCzQZB467XvdGQ494HrtM_etFhVk7DgSHmrsY_BWlzNqx51vy8iMNvpnLnpAnyLQkJAJ8mGaK245_RKQgKIVn5s9vDZyymQyAdpRjIvMoLOw9r3hyphenhyphenkaBI05ATSZFKat6UgnHqacPf0JGrAhSEY6FGpW-SSQ3xON60bWRlXF3sYb/s259/indir.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="194" data-original-width="259" height="150" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKQieBYMwi09WD0J6pBWCzQZB467XvdGQ494HrtM_etFhVk7DgSHmrsY_BWlzNqx51vy8iMNvpnLnpAnyLQkJAJ8mGaK245_RKQgKIVn5s9vDZyymQyAdpRjIvMoLOw9r3hyphenhyphenkaBI05ATSZFKat6UgnHqacPf0JGrAhSEY6FGpW-SSQ3xON60bWRlXF3sYb/w200-h150/indir.jpg" width="200" /></a></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Şair Arife Kalender bakın bu konuda neler paylaşmış: "...Bir yerde okumuştum: "İnsan neden yapıldığına dönüp baksın!" Çok sıradanmış gibi görünen bu söz beni çok etkiledi. Kendime dönüp baktığımda sözcüklerden yapıldığımı gördüm. Bebekken ninniler, çocukken antlar, okul şarkıları, bilmece-bulmacalar... </span><span style="font-family: verdana;">Gençlikte aşka dair şarkılar, filmler, türküler benimdi. Sonraları ölümü, ana olurken doğumları, oğul kayıplarını, kent-ülke yıkımlarında savaşları öğrendim. Zulmün olduğu yerde zalim ve mazlum ayrımını gözlerken her şey sözcüklerle bağlantılıydı. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">İlk insandan günümüze sözcükleri dizen, yan yana getirerek başka dünyalar kuran, şiir dünyasından seslenen şairdi. Çoğu insan paradan, ün hırsından, ölüp öldürmeden, kin ve nefretten yapılmışken, şiirin mayası dildi, dil ile hayatı yenilemekti. Yaşadığı dünyanın dışına çıkıp, onu hem içeriden hem dışarıdan görerek sözcükler aracılığıyla yeniden yaratmak... </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Şiir, şair tarafından imgelerle yaratılmış dünyanın, somut dünya ile birlikte dönen ikizi demek yanlış olmaz sanırım. Şiirin gerçeği ile dünyanın gerçeğini şairin söylem becerisi, dil bilinci, şiir birikimi, yaşama bakışı, kültürü, zekası belirler. Sözcüklerle yatıp sözcüklerle kalkan, her şeyde şiire dair ipuçları bulan birisi için yaşamda şiir çoktur. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Şiir insana yazılır, insan içindir. İlk insandan günümüze kadar yazıldı, daha sonraları da yazılacak, söylenecektir. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Şiir, birikme, göl olma sonra da taşma işidir. Gölün yatağı şairin yüreği beynidir.</span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: Neucha;">Arife Kalender-Cumhuriyet Gazetesi, 21 Mart 2024 Perşembe.</span></div>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-6186571805258186202024-03-20T05:29:00.008+03:002024-03-26T01:14:01.177+03:0021 Mart Perşembe<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxqTCmYu_4oVS3V00trbQd9NAsPKcfQ8lA7iGn0En_4J0hKFK7Gm4OC5aBdOcWcEk7whuhDwPGO3N8fLeRhUSuotxMetCulEZew-ZtXUjMPcmX7nl78uib9WHID2flmNsYDdPp4l1c2Brd_Q5bjdh8NsG51ySaVyuUcqhgWx7uNl4ImrZ7CGBem8q01Qhw/s4608/20240318_133007.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="3456" data-original-width="4608" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxqTCmYu_4oVS3V00trbQd9NAsPKcfQ8lA7iGn0En_4J0hKFK7Gm4OC5aBdOcWcEk7whuhDwPGO3N8fLeRhUSuotxMetCulEZew-ZtXUjMPcmX7nl78uib9WHID2flmNsYDdPp4l1c2Brd_Q5bjdh8NsG51ySaVyuUcqhgWx7uNl4ImrZ7CGBem8q01Qhw/w400-h300/20240318_133007.jpg" width="400" /></a></div><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Ben, bir öleceğim günü bilmiyorum. Ben, her korktuğunu yaşayan bir insanım. Daha önceki yıllarda da hep 18 Mart ile 26 Nisan tarihleri arasında ağaçlarımızdaki çiçekleri kar yağışı ve ardından gelen soğuk havalarla kaybetmiştik. Bu yıl da korktuğumu yaşayacak gibiyiz. Çünkü zannedersem meteoroloji 21 Mart 2024 Perşembe günü Ankara'ya kar yağacağını tahmin etmektedir. </span></p><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Hemen hemen iki ya da üç yıldır badem, kayısı, erik, şeftali, kiraz, vişne ve ceviz ağaçlarımız soğuk havalardan etkilenerek, çiçeklerini ya da patlamaya hazır tomurcuklarını kaybettik. Bu yıl birazcık bir umudum vardı, inşAllah yanılırım da bu sene şöyle bolca badem, kayısı, erik ve cevizimiz olur. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Her sene Ocak ve şubat aylarını adeta bir bahar ayı gibi geçirdiğimiz için ağaçlarımız erkenden uyanarak tomurcuklarını oluşturmaya ve Mart ayı içerisinde de çiçekler açmaya başlıyor. Her yıl Mart ile Nisan ayları içinde de kar yağışı ve ardından da oluşan soğuk ve dondurucu havalar maalesef ağaçlarımızdaki tüm çiçekleri donduruyor. Hatta ağaçlarımızın uç dalları bile soğuktan etkilenip donarak kuruyorlar.</span></p><p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpY25lOkKzIzSJLeLOETzCzbIaJD8RhtZgD_hcgG_jTuLKszvosvgJoBlKBTdt0njvIv0zRm-y4dlhg1_VBUHbmZ4iFmWQG_p11zf7Db5i_dQqooRUGve7_-5QHLvXFM9lab5fucUjGprDFK2nv9ojPhZKWjVVBkwTCRebOkHbKWaUnMjh7iKNJz9K4laY/s1366/don%20ve%20buzlanma.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="910" data-original-width="1366" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpY25lOkKzIzSJLeLOETzCzbIaJD8RhtZgD_hcgG_jTuLKszvosvgJoBlKBTdt0njvIv0zRm-y4dlhg1_VBUHbmZ4iFmWQG_p11zf7Db5i_dQqooRUGve7_-5QHLvXFM9lab5fucUjGprDFK2nv9ojPhZKWjVVBkwTCRebOkHbKWaUnMjh7iKNJz9K4laY/w400-h266/don%20ve%20buzlanma.jpg" width="400" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><span style="font-family: verdana;"><div style="text-align: justify;">Tüm bu olumsuz gidişatın sebebi iklim değişikliği ve küresel ısınmadır. İklim değişikliği ve küresel ısınmanın müsebbibi de biz insanlarız. Yeryüzündeki canlıların içinde yeryüzüne zarar veren tek canlı varlık yine insandır. Aklımızı başımıza alıp, yeryüzüne verdiğimiz zarardan dönmediğimiz sürece iklim değişikliği ve küresel ısınma daha da artmak suretiyle daha büyük felaketlerle karşı karşıya kalmamız işten bile değildir. </div></span><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla. </span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com12tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-79913634610524401952024-03-14T14:33:00.004+03:002024-03-26T01:14:01.341+03:00Ramazan Pidesi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiljEdYICFMVTrWimvGUge3H_bBZcDrwPwjM9S6nShY_YlaRT_W2wAa9cU1wDnRza7DRMKpx1iBnPYkDp39kv6qV3n_S6CFN4Lb2MyNY88ddGt39H2ONQdtNVzxOCnwziOFk2VDixwbcGXXVJ5Y43wHX4tuTU4N8tM_LWawtIhUY7iCWmvZ6wWY00dsizX/s607/PIDEMIZ.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="607" data-original-width="455" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiljEdYICFMVTrWimvGUge3H_bBZcDrwPwjM9S6nShY_YlaRT_W2wAa9cU1wDnRza7DRMKpx1iBnPYkDp39kv6qV3n_S6CFN4Lb2MyNY88ddGt39H2ONQdtNVzxOCnwziOFk2VDixwbcGXXVJ5Y43wHX4tuTU4N8tM_LWawtIhUY7iCWmvZ6wWY00dsizX/w300-h400/PIDEMIZ.jpg" width="300" /></a></div><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana; text-align: left;">Üzeri yumurtalı çiftli Ramazan pidesine 30,00 TL. ödeyince zorumuza gitti. Hani sade ve tekli Ramazan pidesi de 15,00 TL. olsa gerek. Henüz daha hiç tekli pide satın almadık. Ülkemizin hayat pahalılığı ve enflasyon açısından şu geldiği duruma bakın. Gözümüzün içine baka baka hala bizi aptal ve enayi yurduna koyup, bizden oy isteyen iktidar partisine sesleniyorum. Ülkeyi bu hale siz getirdiniz. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana; text-align: left;">Biz de evde karı koca el ele verdik ve Ramazan pidesini kendimiz yapmaya karar verdik. İşte yukarıda görüntüsünü paylaştığımız çiftli ve yumurtalı Ramazan pidesi kendi imalatımızdır. Muhannet adama her şeyi öğretiyor ve yaptırıyor. Hadi biz pide yapmayı becerdik; yapamayanların pahalı piyasa pidesini almaya mecbur kalmaları, bizim içimizi acıtıyor. Hadi ben kendim için çözüm buldum, diğerlerinden bana ne diyemiyoruz. Elimizden bir şey gelmese de, onları da düşünmeden edemiyoruz. </span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmGiLSZ5bWwN1WxXvi59bWcnoMUQOxM6CZcxk0k8V-nuhwOdCND3hY87wguBIn_IrvDnzzL2QJilcck4884TNGMk-UcW7m1Uo_cKaxlMcpoz98ZFukzxhYWtFWM0vJDe8j5l192UG20n8ve0dzRUSOosuSF88ckQ9Yr6pGFMqu-HtkiO8iu3HwYKf0WSHY/s633/ceyrek.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="358" data-original-width="633" height="181" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmGiLSZ5bWwN1WxXvi59bWcnoMUQOxM6CZcxk0k8V-nuhwOdCND3hY87wguBIn_IrvDnzzL2QJilcck4884TNGMk-UcW7m1Uo_cKaxlMcpoz98ZFukzxhYWtFWM0vJDe8j5l192UG20n8ve0dzRUSOosuSF88ckQ9Yr6pGFMqu-HtkiO8iu3HwYKf0WSHY/s320/ceyrek.jpeg" width="320" /></a></div><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Geçenlerde ihtiyaç üzerine bir çeyrek altın almak istemiştim. Ankara'da bulunan Altınkaynak şirketler grubunun altın satış ofisinde bir adet çeyrek altına istediği 4.200,00 TL. rakam karşısında hayretler içinde kaldım. Çünkü geçen ay 3.600,00 TL. olan çeyrek altına ne oldu da birden 600,00 TL. artarak 4.200,00 TL.sına yükseldi? </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Hiç kimse, tüm dünyada hayat pahalılığı ve enflasyon devam ediyor, elbette bizim ülkemizde de bunun yansımaları olacak diye iktidarı kayırmasın. Ülkemizdeki enflasyon ve hayat pahalılığı oranı, dünyayı etkileyen oranlardan kat kat yüksektir. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Söylenecek aslında da daha çok şeyler var ama, burası yeri değildir. Bu kadarıyla iktifa edelim yeter. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve muhabbetle. </span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com24tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-70770970354002668472024-03-14T00:11:00.024+03:002024-03-26T01:51:38.428+03:00Sevgi Dolu Şu Gönlüm<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEigUyZ4wA9PJe4r_vqEayMnx0XQ35T-YcmKlMMbtGzLPxiAWDhOmQlgn9fv3zvtqJ6U3ToJIpGklYPENQyx9QkbY88494aehtSY6IdRMrXsQzbLSIa2s_y1GKzlL7ZXR2h7UgFbTTbp1iKyeadXO5Kq-XbW42e0tkiFQCiVyjdG6YXQZAupbadRTmmfJ3oD/s275/ud.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="222" data-original-width="275" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEigUyZ4wA9PJe4r_vqEayMnx0XQ35T-YcmKlMMbtGzLPxiAWDhOmQlgn9fv3zvtqJ6U3ToJIpGklYPENQyx9QkbY88494aehtSY6IdRMrXsQzbLSIa2s_y1GKzlL7ZXR2h7UgFbTTbp1iKyeadXO5Kq-XbW42e0tkiFQCiVyjdG6YXQZAupbadRTmmfJ3oD/s16000/ud.jpg" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both;"><span style="font-family: verdana; font-size: medium;">Hasan Akıntaş</span></div><div class="separator" style="clear: both;"><span style="font-family: verdana; font-size: medium;">Taksim Camii Müezzin-Kayyım</span></div><div><span style="font-family: verdana; font-size: x-large;"><br /></span></div><div><span style="font-family: verdana; font-size: medium;">Ben de bir video paylaşmak istedim. İnternette gördüm ve çok beğendim. Umarım sizin de beğeninizi kazanır. İyi dinlemeler. </span></div></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="font-family: verdana; font-size: large;"><br /></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="font-family: verdana;"><h5 style="background-color: white; box-sizing: border-box; color: #121121; font-family: Poppins, sans-serif; font-size: 18px; line-height: 1.2; margin-bottom: 0.5rem; margin-top: 0px; text-align: center;"><iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='354' height='241' src='https://www.blogger.com/video.g?token=AD6v5dzgrr6O0LXd9N3-cniXueoGts7cuL7gsESC0hQ3aCJk8RHnkAgVTOCoDQ4VXPjBQuYEV43qf2qDk2TSHfGFOQ' class='b-hbp-video b-uploaded' frameborder='0'></iframe></h5><div><div>Sevgi dolu şu gönlüm </div><div>Bir kuş gibi kanatlı</div><div>Dünyam seninle güzel</div><div>Hayat seninle tatlı </div><div><br /></div><div>Sen benim her şeyimsin </div><div>Canımsın candan yakın </div><div>Unutur sanma sakın </div><div>Unutmam unutamam </div><div><br /></div><div>Sevginle yanar gönlüm </div><div>Bağrımdaki ateşsin </div><div>Dünyamı aydınlatan </div><div>Hayat veren güneşsin </div><div><br /></div><div>Sen benim her şeyimsin </div><div>Canımsın candan yakın </div><div>Unutur sanma sakın </div><div>Unutmam unutamam </div><div><br /></div><div>Zeki Müren'in Şarkısı</div></div></span></div>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-75313947081430063242024-03-10T15:18:00.000+03:002024-03-26T01:14:01.332+03:00Oruç İbadeti<div style="text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhngV7cw3GPkxAh7VxR8M4w09syBAYDVIfQGgBp4YStS_8DyMS5M8v_7BoLh7JkKWa5-4et5seEWh8ZA4tOsfB0w_A6sTPtfd911yHGV5aUMnxNLpRTKn6Qk0yjssN9aBmLL_lrwFrth6IOuijQQXbwXX-CJX0mMsCRydNx7xECXZRPlxnCjnGuvvemFA-7/s700/davul.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="500" data-original-width="700" height="286" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhngV7cw3GPkxAh7VxR8M4w09syBAYDVIfQGgBp4YStS_8DyMS5M8v_7BoLh7JkKWa5-4et5seEWh8ZA4tOsfB0w_A6sTPtfd911yHGV5aUMnxNLpRTKn6Qk0yjssN9aBmLL_lrwFrth6IOuijQQXbwXX-CJX0mMsCRydNx7xECXZRPlxnCjnGuvvemFA-7/w400-h286/davul.jpg" width="400" /></a></div><br /><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bir mümin olarak ibadetlerin içinde en çok oruç ibadetini severdim ve severek oruç tutar teravih namazlarını kılardım. Oruç ibadetinin habercileri olan Recep ve Şaban aylarının geçip gitmesini ve bir an önce Ramazan ayına girmemizi dört gözle beklerdim. Oruç tutacağım ve teravih namazı kılacağım diye çocuklar gibi sevinirdim. Ramazan ayı biterken de emin olun üzülürdüm. Yani deseler ki, bir yıl oruç tutacaksın, tutardım. Oruç ibadetinin bana hiçbir yükü ve külfeti yoktu. Benim nazarımda Ramazan davulunun yeri de bir ayrıydı. Davulun tımbırtısı birkaç sokak öteden duyulur ve yavaş yavaş bulunduğumuz mekana doğru yaklaşır ve ben balkona çıkar Ramazan davulcusunu seyrederdim. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Artık Ramazan ayı geldi ve oruç tutacağım diye zerre kadar sevinemediğim gibi, hiç heyecan da duymuyorum. Pörsümüş ve buruşmuş elma gibiyim. İçim aynı o pörsümüş elmanın içinde oluşan süngerimsi doku gibi. Büyük bir sabırla dağlara tepelere yüksek yerlere çıkar hilali izlemeye çalışırdım. Şu anda zaten o yüksek yerlere çıkacak fiziki durumum da olmadığı gibi içimde bir istek arzu ve heyecan da yok. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Benim bu Ramazan sevincimi elimden alan ve hayata küstürenlere lanetler yağdırıyorum. Belirlenen takvime göre bu akşam teravih namazı kılınacak ve sahura kalkılacak ve ilk orucumuzu tutmaya 11 Mart 2024 Pazartesi günü başlayacağız. Ben yine bir robot gibi ruhsuz ve duygusuz bir şekilde sahura kalkıp orucumu tutacağım ve akşam olunca da iftar vaktin de orucumu açacağım. Ancak namazlarımı kılamayacağım. Sadece Allah'a dua etmekle yetineceğim. Ben böyle biri değildim, ama işte öyle biri oldum. Benim gibi olan müminler de tanıyorum. Onlar da aynı benim etkilendiğim şeylerden etkilenerek benim durumuma düştüler. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Ben her işte doğruluk, dürüstlük, güven ve samimiyet arıyorum. Aradığım şeyler bozulunca ben de bozuluyorum. Ben her zaman bardağın dolu tarafına bakamıyorum, daha çok boş tarafına bakıyorum. Çünkü bardağın dolu tarafına bakmak bir aldatmacadır. Ben, Polyanna gibi yapamıyorum. Benimkisi de öyle bir hastalık işte, elimde değil, yapamıyorum. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Kimse benim gibi olmasın, herkes bardağın dolu tarafına baksın. Gerekirse Polyanna gibi davransın. Orucunu tutsun ve namazlarını kılsın, keyif almaya baksın. Hayırlı Ramazanlar dilerim. Tutacağınız oruç ve diğer ibadetleriniz, Allah indinde makbul olsun ve kabul buyrulsun inşAllah!</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></div>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com23tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-83047149993582853032024-03-09T21:22:00.008+03:002024-03-26T01:14:01.348+03:00..... Sahibi Olmadan, .....Sahibi Olunmaz<p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxQ0xthN1ICPpanuCV4HjcjcR2G6nztFNejT92Ss42_gZRhQZH03pP9lnB2rLGZNdTNqSnZbfukg_YHMWZ5c5JG-U7UeAFexS-C6wmNnhyphenhyphenwUqvzlOvJqQ4Uh1VDevzEiLYQPjzmvsPRIL6s_0LVs7xIOVp0XMr2lYO9hzalKutJXS7nq-AYGogZ4UV_yFc/s620/ugur-mumcu-620x375.png" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="375" data-original-width="620" height="242" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxQ0xthN1ICPpanuCV4HjcjcR2G6nztFNejT92Ss42_gZRhQZH03pP9lnB2rLGZNdTNqSnZbfukg_YHMWZ5c5JG-U7UeAFexS-C6wmNnhyphenhyphenwUqvzlOvJqQ4Uh1VDevzEiLYQPjzmvsPRIL6s_0LVs7xIOVp0XMr2lYO9hzalKutJXS7nq-AYGogZ4UV_yFc/w400-h242/ugur-mumcu-620x375.png" width="400" /></a></div><br /><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Güzel ülkemizin gerçek vatanseverlerinden biri olan değerli <b>Uğur Mumcu</b>'yu, haince ve gaddarca bir saldırı sonucu 24 Ocak 1993 tarihinde kaybedişimizin 31. yılında rahmet, sevgi ve saygıyla anıyoruz. Saygıdeğer Uğur Mumcu, bir araştırmacı gazeteci olarak, sanki kendi yaşamının bir özeti sayılan "</span><b style="font-family: verdana;">Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz</b><span style="font-family: verdana;">" özdeyişini bizlere armağan etmiştir. </span></div><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Yaptığı araştırmalarla, güzel ülkemizin ulusal çıkarlarını gözeten ve korumaya çalışan değerli <b>Mumcu</b>, MOSSAD ile Barzani arasında 70'li yıllardan beri süregelen ilişkiyi açıklayan 7 Ocak 1993 tarihli yazısından sonra öldürülmüştür. Birçok araştırmacı da, ABD emperyalizminin gerçek amacını ortaya koyan ve bugün de geçerliğini koruyan bu yazı nedeniyle onun hayatını kaybettiğini ileri sürmektedir.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bu çağda, ulusal birlik ve beraberliğimizi korumak amacıyla yaptığı bir araştırma ve inceleme sonucunu içeren kendi yazısının, yazarının hayatına mal olması ne kadar acı ve kaygı vericidir!</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Ne yazık ki bugüne kadar, bu hain ve gaddarca saldırının katilleri hala bulunamamıştır. <b>Muammer Aksoy</b> (1990), <b>Çetin Emeç</b> (1990), <b>Turan Dursun</b> (1990), <b>Bahriye Üçok</b> (1990), <b>Uğur Mumcu</b> (1993), <b>Eşref Bitlis</b> (1993), <b>Ahmet Taner Kışlalı</b> (1999) ve <b>Necip Hablemitoğlu</b> (2002) gibi ulusal değerlerimizi, faili meçhul cinayetlere kurban ettik. Eğer onların katillerini bulamazsak, birilerinin cesareti giderek artacak ve ülkemizin daha birçok önemli değerini yitireceğiz.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Yine <b>Uğur Mumcu</b>'nun gerçek değerini ve amacını bilmeyenlere veya unutanlara yeniden hatırlatmak için <b>Köy Enstitüleri</b>'nin ülkemizin geleceği açısından ne kadar önemli olduğunu vurgulayan bir konuşmasını da hatırlatmak isterim. Umarım, değerli <b>Mumcu</b>'nun bu önemli uyarısı sonucunda, güzel ülkemizin ulusal birliği ve bütünlüğü, laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti yapısı için kaygı duyan <b>tüm vatanseverler</b>; gereken değerlendirmeyi yaparak, <b>güç birliği</b> zamanının geldiğini ve geçmek üzere olduğunun farkına varırlar. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve Saygılarımla.</span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-83106107778674949322024-03-07T23:18:00.002+03:002024-03-26T01:15:00.181+03:00Kadınlarımız<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg3t_43IG40t7kG9QVu4f_7LBQQefjmh2SQ6-PQX4f0BbFyOm33CraKRCFXeng5r3SgsekORcQhOzEPOsoHdzw7WYoUoJPpfTaD5buVRaL6WTJdcB4hMgFubs2-y0-Q4wedB3gq1VgdbFdrK3rzJUJMlf7y1Yi8SyrZjnPTdaEkoknz2s9FXphrqqi6H5JK/s662/dunya_kadinlar_gunu.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="662" data-original-width="563" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg3t_43IG40t7kG9QVu4f_7LBQQefjmh2SQ6-PQX4f0BbFyOm33CraKRCFXeng5r3SgsekORcQhOzEPOsoHdzw7WYoUoJPpfTaD5buVRaL6WTJdcB4hMgFubs2-y0-Q4wedB3gq1VgdbFdrK3rzJUJMlf7y1Yi8SyrZjnPTdaEkoknz2s9FXphrqqi6H5JK/w340-h400/dunya_kadinlar_gunu.jpg" width="340" /></a></div><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana; font-size: medium;">Benim annem de kadındı, anneannem de kadındı, babaannem de kadındı... Ama onlar hiçbir zaman 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün kadını olamadılar... Ama onlar, şimdiki kadınlardan daha mutluydular. Çünkü onlar şiddetten uzak, her bir şeyden habersiz, saf ve temiz kendi dünyalarının kadınıydılar.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana; font-size: medium;">Bu vesileyle biz erkekleri karınlarında taşıyan annelerimize duyduğumuz saygının tüm kadınlara yansıması dileğimle birlikte tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlarım. </span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com12tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-65049812404717881462024-03-03T08:09:00.002+03:002024-03-26T01:14:01.313+03:00Beklenen Kar<div style="text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhJLMPMJ5rsKgLwfkNPEd0YP-bB-t6UfWMezqwQHhkf8S8g2a1nZ-k-oahsETRo2NfMU3v18r3guTeILy3fYr8m9zV5lC4Gx3ctEclrGZGxLJ6BRcgXTQG8M_RfgOfkpkf82ZDEBsc_lngTenrnbKx9dXwlEEuurHJPrnXNbwg3orch_Z7RuwP1mqIiT1XS/s860/lovepik-winter.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="313" data-original-width="860" height="233" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhJLMPMJ5rsKgLwfkNPEd0YP-bB-t6UfWMezqwQHhkf8S8g2a1nZ-k-oahsETRo2NfMU3v18r3guTeILy3fYr8m9zV5lC4Gx3ctEclrGZGxLJ6BRcgXTQG8M_RfgOfkpkf82ZDEBsc_lngTenrnbKx9dXwlEEuurHJPrnXNbwg3orch_Z7RuwP1mqIiT1XS/w640-h233/lovepik-winter.jpg" width="640" /></a></div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;"><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;">Durakta otobüs bekler gibi, </span></div></span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">Kar bekledik mevsiminden. </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">Sabrımızı sınıyor herhalde; </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">Kar yerine, bir tokat vurdu tersinden </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">Yüzümüz kızardı mı, acıdı mı? </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">Ne olduğunu bilmeden; </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">Ancak ve ancak, </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">Utanmalıyız halimizden…</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;"> </span><span style="font-family: Corsiva; font-size: large;">Recep Altun</span></div>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com20tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-80773628965947873202024-03-02T16:05:00.003+03:002024-03-26T01:14:01.343+03:00Her Şeyin Başı Sağlık<p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikyYQTyDc_mMlmBuOgn17m-PxqtChJ8FDs4kNCXdU_JlmtIjGkh8zL1R7a3r-zuEiPcjDt4A7N0uFwALX-5zgKM_HYVwhIxkqEyzMyiZHF9qguDyRAloAiclNMZoXjhMGyzOo6tZLJoU839f0k7UqhEE7npvDTAyKtsR9k5n5heuyHz5qo4zpb-0h_8oni/s700/Stages_Knee_1OA.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="252" data-original-width="700" height="230" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikyYQTyDc_mMlmBuOgn17m-PxqtChJ8FDs4kNCXdU_JlmtIjGkh8zL1R7a3r-zuEiPcjDt4A7N0uFwALX-5zgKM_HYVwhIxkqEyzMyiZHF9qguDyRAloAiclNMZoXjhMGyzOo6tZLJoU839f0k7UqhEE7npvDTAyKtsR9k5n5heuyHz5qo4zpb-0h_8oni/w640-h230/Stages_Knee_1OA.jpg" width="640" /></a></div><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Değerli Blog Arkadaşlarım.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Sol dizimdeki kireçlenme bana hayatı zehrediyor. Yürürken, otururken, ayakta iken ağrı hiç kesilmemekle birlikte yatakta bile ağrıyor. Bu durumu sizlerle paylaşmamak için kaç gündür direniyordum. Sol dizimdeki eklem ağrısı yüzünden artık eskisi gibi bilgisayarın başında bile çalışamıyorum. Bir yerden bir yere gitmek üzere yollarda yürürken zor yürüyorum. Bu ne kireçlenmeymiş yahu?.. Ameliyatlara, kanserlere ve enfeksiyonlara taş çıkartan bir hastalık. Hani Nasrettin Hoca damdan düşünce, kendisine yardım etmek isteyenlere "<b>bana damdan düşeni getirin</b>" demiş ya, işte diz kireçlenmesi gerçekten böyle sıkıntılı bir hastalık ve süreç. </span></p><p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrTqBhZK7UJ2vXMLScfOSliJveIDL3sAWeZ0fPEoyI8JMvTMTSIkF6XvQaGm_UZ5pIJC3EQP2SAq2FCjKaUVTYQDJDFHfk6EIyOZDX6oyApacxDKp0X91Yj_cLVHQtonVrUisvlv814tKCsk2PBOJUPmTAThf8eN8wd1N8860yhieSowFzxHYRdn5QG5VC/s4608/20240225_180416.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="3456" data-original-width="4608" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrTqBhZK7UJ2vXMLScfOSliJveIDL3sAWeZ0fPEoyI8JMvTMTSIkF6XvQaGm_UZ5pIJC3EQP2SAq2FCjKaUVTYQDJDFHfk6EIyOZDX6oyApacxDKp0X91Yj_cLVHQtonVrUisvlv814tKCsk2PBOJUPmTAThf8eN8wd1N8860yhieSowFzxHYRdn5QG5VC/w640-h480/20240225_180416.jpg" width="640" /></a></div><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bir fırsatını bulduk ve eşimle birlikte 21-25 Şubat 2024 tarihleri arasında memlekete (<b>Kırşehir-Kaman</b>) gittik. Müstakil bahçeli tuğla yığma evimizde kış boyunca soba yanmadığı için evimizi ısıtmak biraz zor olsa da geldiğimize değdi doğrusu. Kovalı kuzine sobamızı yakarak ısındık ve beş gün memleket havası aldık. Bize çok iyi geldi. Şu anda yine Ankara'dayız ve hastane ziyaretlerimize başlamış durumdayız.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Eşim cilt kanseri "<b>Deri Lenfoması</b>" tıbbi adıyla "<b>Mikozis-Fungoides</b>" Doktoruyla görüştük; eşimin hastalığında iyileşme görüldüğü için, iki ay boyunca fototerapi almayacak ve ağzını burnunu yara yapan <b>Psöretin</b> isimli hapı da içmeyecek. Çok sevindik. En azından haftada üç kez sabahtan kalkıp hastaneye gidip gelmeyecek ve bazı yerlerini yara yapan o malum hapı da içmeyecek. </span></p><p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmIUWaLuOn9r6iW0uJjPlkd_3ZrVhHdBfTj8mXlA8lpG72tnvY5EkZNRu2_He9C4alYnrh0QHzZ8lR8htVOVD8Jbo2IYOzd0F5VoB3LBQuobdktrTgzu02gHjX3CSbRbUjyVI8resAJVaOrsfDIsKEavO_0Rj3tZCq3QumYWGrb9cpdansb3gZqk8TsokL/s4608/20240229_202921.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="3456" data-original-width="4608" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmIUWaLuOn9r6iW0uJjPlkd_3ZrVhHdBfTj8mXlA8lpG72tnvY5EkZNRu2_He9C4alYnrh0QHzZ8lR8htVOVD8Jbo2IYOzd0F5VoB3LBQuobdktrTgzu02gHjX3CSbRbUjyVI8resAJVaOrsfDIsKEavO_0Rj3tZCq3QumYWGrb9cpdansb3gZqk8TsokL/w640-h480/20240229_202921.jpg" width="640" /></a></div><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">29 Şubat 2024 Perşembe akşamı da Ankara TRT Arı Stüdyosundaki "<b>Zamane</b>" müzik programına katıldık. Kızılay istikametine giden bir otobüse biniyoruz ve <b>Milli Kütüphane</b> önünde iniyoruz ve kütüphanenin arka tarafındaki <b>TRT Arı Stüdyosu'</b>na geçiyoruz. Ne tesadüftür ki, bu akşamki proğrama <b>Kırşehir Vakfı</b> ve derneği üyeleri ile </span><span style="background-color: white; color: #111111; font-family: verdana; text-align: left;">Kırşehir'de sesi ve sözüyle tanınan, şehrin sevilen mahalli sanatçısı <b>Yaşar Apaydın</b>, canlı performans sergilemek üzere davet edilmiş. B</span><span style="font-family: verdana;">u müzik programı, negatif enerjimizi boşaltarak yerine pozitif enerji yüklememizi sağladı ve bu etkinlik hem eşime, hem de bana çok iyi geldi. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com19tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-8419195035867108432024-02-14T07:39:00.006+03:002024-03-26T01:14:01.185+03:00Nasıl Yaşamalı?<p style="text-align: center;"><span style="font-family: verdana; font-size: x-large;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="font-family: verdana; font-size: x-large;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiv_CD2n9G4eOeTH-8l4t299Yqra1XVs2lWlXvdkxbZW7_5nFPMW7EwQhyJtombdfOIWhC-SZ1gTvkDp9ITVp7FbPYaE3jcfNRaz5RQvDkgFjtzrYt5Rkmr8thQ6ERN81m2Zb068v_fQZFlb0DYApl3V4zdmfuM3vWOTTUoM8BO8aGoeVs-OC6kUqAD3vYk/s870/%C3%A7am.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="870" data-original-width="736" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiv_CD2n9G4eOeTH-8l4t299Yqra1XVs2lWlXvdkxbZW7_5nFPMW7EwQhyJtombdfOIWhC-SZ1gTvkDp9ITVp7FbPYaE3jcfNRaz5RQvDkgFjtzrYt5Rkmr8thQ6ERN81m2Zb068v_fQZFlb0DYApl3V4zdmfuM3vWOTTUoM8BO8aGoeVs-OC6kUqAD3vYk/w338-h400/%C3%A7am.jpg" width="338" /></a></span></div><span><div style="text-align: center;"><span><span style="font-family: times; font-size: x-large;">Şartlar Ne Olursa Olsun; </span></span></div></span><p></p><p style="text-align: center;"><span style="font-family: times; font-size: x-large;">Duruşu ve Rengi Değişmeyen Bir Çam Gibi Yaşamalı İnsan.</span></p><p style="text-align: center;"><span style="font-family: times; font-size: x-large;"> Bu Güçlü Duruştur İnsanı Yaşatan. </span></p><p style="text-align: center;"><span style="font-family: times; font-size: large;"><br /></span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: inherit;"><b><u>Not:</u> </b><i>Bu söz kime ait ve kim söylemiş bilmiyorum. Ben bu sözü, bir sigorta şirketinin ajandası içinde buldum ve değerli gördüğüm için de sizlerle paylaşmak istedim. </i></span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com16tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-82704481425709855032024-02-11T23:59:00.005+03:002024-03-26T01:14:01.347+03:00İklim Değişikliği<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjY-M2FdSlU87xhx3rp5WwMKl5n3-ObyA41ZHlpDzHzLMYMTUoJBheVHy5zuz_fqWzW7uutkadMNN1aDRgdMtJ6FuDnDWmfckBbp7icvh-72baj-gfkdNZbUM0nf1cw9iYUyRXy0ckLovY51R3OudzeD7Rx8bASjslDBxN-5RGmoJd9zIzy05hBNG2Jyk6Y/s955/iklim.png" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="955" data-original-width="360" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjY-M2FdSlU87xhx3rp5WwMKl5n3-ObyA41ZHlpDzHzLMYMTUoJBheVHy5zuz_fqWzW7uutkadMNN1aDRgdMtJ6FuDnDWmfckBbp7icvh-72baj-gfkdNZbUM0nf1cw9iYUyRXy0ckLovY51R3OudzeD7Rx8bASjslDBxN-5RGmoJd9zIzy05hBNG2Jyk6Y/w151-h400/iklim.png" width="151" /></a></div><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bu yazımı Şubat ayına girmemize rağmen, hepimizin özlediği kış mevsiminin kar yağışlarının hala görülmemesi üzerine iklim değişikliği ve küresel ısınma konusu üzerine hazırladım. <b>İklim değişikliği ve küresel ısınma</b> konusu, bugün iklim bilimcilerin (<b>klimatolog</b>) hemen hemen hepsinin üzerinde ittifak ettikleri bir sorundur. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Küresel ısınma, insan kaynaklı faaliyetler nedeniyle atmosfere salınan sera ve benzeri gaz dağılımının bozulması nedeniyle yapılan ölçümler neticesinde dünya üzerinde yıl genelinde kara, deniz ve havadaki ortalama sıcaklıkların arttığı tespitine dayanmaktadır. Bunun doğal bir sonucu olarak da birtakım iklim değişiklikleri, kavurucu sıcaklar, artan orman yangınları, yangınlara bağlı olarak azalan nem oranı, yağmurlardaki değişiklikler ve bu yağmurların ani sellere sebep olması, küresel ısınmanın insan yaşamını ve yeryüzündeki doğal nizamı tehdit eden ciddi bir sorun olduğunu göstermektedir. Bu durum, sadece bir bölge halkını değil, tüm insanlığı ilgilendirmektedir. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">İklim değişikliği ve küresel ısınmanın sorumlusu olarak tabiata hoyrat bir tüketici tavrıyla yaklaşan insanı gösterebiliriz. Dolayısıyla iklim değişikliğinin asıl sorumlusu doğa değil, insanın ta kendisidir. Hal böyle iken ne acıdır ki; insanlar yeryüzünü imar değil, istismar ederek imha etmeye devam etmektedir. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com18tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-58485753292084221782024-01-19T16:11:00.004+03:002024-03-26T01:14:01.299+03:00Kıyas<p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXYMcXLxWP9NeLR0E13aZyrIu9_TVzX0g5suP2QgjgTPGHR66qLdEuSpCWxTbPYFc-ZT1AdM9Wk-iwQbEqjjoTfBjhFP58JsFadmoZxCvi3Ozw3a7JVRLHHjzE9hYJ7jWR63vMp7GPNRJ3gOvuCV91g5k-kuELP1o2taq0t5TQkMkIpZwO474UgQi3uo-T/s600/depositphotos_221131368-stock-illustration-cartoon-of-sad-man-looking.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="600" data-original-width="543" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXYMcXLxWP9NeLR0E13aZyrIu9_TVzX0g5suP2QgjgTPGHR66qLdEuSpCWxTbPYFc-ZT1AdM9Wk-iwQbEqjjoTfBjhFP58JsFadmoZxCvi3Ozw3a7JVRLHHjzE9hYJ7jWR63vMp7GPNRJ3gOvuCV91g5k-kuELP1o2taq0t5TQkMkIpZwO474UgQi3uo-T/w363-h400/depositphotos_221131368-stock-illustration-cartoon-of-sad-man-looking.jpg" width="363" /></a></div><span style="font-family: verdana;"><div style="text-align: justify;">Merhabalar.</div></span><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Ben, burada hiç iyi bir şeyler paylaşamayacak mıyım? Elimizi nereye uzatsak kuruyup geliyor. Şu anda bir yandan eşimin tedavisi ile uğraşırken, diğer yandan da kendi sıkıntılarımla uğraşıyorum. Çok şükür, bunlardan da şikayetçi falan değilim. Çünkü bunlar bizim hayatımızın gerçekleri... Ne gerekiyorsa boynumuz kıldan ince; uğraşacağız, didineceğiz ve yılmadan mücadele edeceğiz, hem de sabırla...</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Yeterince istersek ya da çok çalışırsak istediğimiz her şeyi elde edebileceğimiz düşüncesini ele alarak bu konuyu biraz irdelemek istiyorum. Hayat inişlerle ve çıkışlarla dolu. İnsan yaşamı boyunca ne yaparsa yapsın hayattan istediği neticeyi alamayabiliyor. Bu da insanı farklı düşünce ve duygulara sürükleyebiliyor. İnsan, kendini şanssız, kısmetsiz yahut bahtsız olarak nitelendirebiliyor. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Savaş, kıtlık, yokluk, fakirlik içinde yaşayanlar refah bir hayatı yeterince istemedikleri ya da yeterince çalışmadıkları için mi bu durumdalar? Çalışmak, çabalamak bu dünyadaki ödevimiz, ancak neticesinde bize neyin ne kadar nasip olacağı bizim kontrolümüzde değil.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Hepimiz zaman zaman kendimizi şanssız, bahtsız, haksızlığa uğramış hissederiz ve bundan yakınıp dururuz. Başkalarının ise ne kadar şanslı olduğunu, hak etmediği halde ne güzel imkanlara sahip olduğunu düşünüp hayıflanır ve akabinde öfkeleniriz. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Dikkat etiyseniz son paragrafta bir kıyas söz konusudur. Kıyas, insanoğlu için vazgeçilmez tutumlardan biridir. Kişi kendini görebilmek için aynalara muhtaçtır. Öteki dediğimiz herkes bizim için bir aynadır. Ötekinde olan, beğendiğimiz ve beğenmediğimiz her şey bizde olanların yansımasıdır. Aynadan yansımayan, görünmeyen şeyler ise bizde olmayanlardır. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Kendimizi ötekinde yani bir aynada arıyor olmamızda bir sorun yok; sorun, kıyasladığımız kişi karşısında kendimizi değersiz hissedip üzülme, öfkelenme ve nihayetinde o kişiden nefret etme haline vardırmamaktır.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com27tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-3503706412886293552024-01-17T21:21:00.009+03:002024-03-26T01:14:01.169+03:00Dizlerimiz<p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7i5-21H1vclhnRpIR0-7cMcNYsoJ1CE-0XhIrqVMs5DT0ye41fF6cN0bXGRFjwl6VVn819EqfxkOqDVcgXRDVGwH2Ii1XyPPixfACDbGt5mAMj3NihK4ynsVgeSmlgPoRk5GN_oV070xRWQdjmHWUe9nFhpUpFEaUmbFuz1Ci12uFA04r1LRvcBDF6jNY/s840/saglikli-diz-kireclenmis-diz.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="351" data-original-width="840" height="267" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7i5-21H1vclhnRpIR0-7cMcNYsoJ1CE-0XhIrqVMs5DT0ye41fF6cN0bXGRFjwl6VVn819EqfxkOqDVcgXRDVGwH2Ii1XyPPixfACDbGt5mAMj3NihK4ynsVgeSmlgPoRk5GN_oV070xRWQdjmHWUe9nFhpUpFEaUmbFuz1Ci12uFA04r1LRvcBDF6jNY/w640-h267/saglikli-diz-kireclenmis-diz.jpg" width="640" /></a></div><br /><span style="background-color: white; font-family: verdana; text-align: justify;">Merhabalar.<br /></span><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: verdana; text-align: justify;">Dizde ağrı, kilitlenme, takılma, merdiven inip çıkamama… Vücudumuzun tüm yükünü taşıyan dizlerimiz artık genç yaşta da yıpranıp, yaşam kalitemizi düşüren birçok soruna yol açabiliyor. Halk arasında "<b>kireçlenme</b>" olarak adlandırılan "<b>osteoartrit</b>", günümüzde giderek yaygınlaşıyor.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: verdana; text-align: justify;">Ben 2019 yılından bu tarafa (64 yaşımda iken) pedal çevirdim, çok yol yürüdüm, bahçe belledim, ceviz bahçesinde çalıştım, taş taşıdım, demir doğrama atölyesinde çalıştım, diz çökerek ve çömelerek çok çalıştım ve sonunda dizlerimdeki kıkırdak dokular kireçlendiği (deforme olduğu) için hiç kesilmeyen ve sürekli ağrıyan diz ağrıları ile karşılaştım. </span></p><p style="text-align: center;"></p><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCyQvOizTuTvvGfy6ivr5tWuKOQxjO-IWviAe-hWEktV5g_TOUkmoF73HChp9CpRRKNxzb8hthiNZDPNwZfLb9nj7th9sIzPeKCEKrbqsTV25GmN1TRyd9kAPuqfLEK4leipnU5L3L7frbwjKgXyC_VeS4tzblreeuh6LUFxSZHGklTur_un9nHALHYPYw/s1018/teletip_1705508792626.png" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" data-original-height="575" data-original-width="1018" height="226" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCyQvOizTuTvvGfy6ivr5tWuKOQxjO-IWviAe-hWEktV5g_TOUkmoF73HChp9CpRRKNxzb8hthiNZDPNwZfLb9nj7th9sIzPeKCEKrbqsTV25GmN1TRyd9kAPuqfLEK4leipnU5L3L7frbwjKgXyC_VeS4tzblreeuh6LUFxSZHGklTur_un9nHALHYPYw/w400-h226/teletip_1705508792626.png" width="400" /></a></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kireçlenmiş Kıkırdak Dokunun Röntgen Görüntüsü</td></tr></tbody></table><p style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: verdana; text-align: justify;">Nisan 2022 yılında ortopedi polikliniğinde muayene oldum. Dizlerimin röntgeni çekildi. Röntgen grafiklerini tetkik eden doktor bana yaşıma (68) göre kemiklerimin çok iyi olduğunu, ancak dizlerimdeki kıkırdak dokularda kireçleme başladığı için dizlerimi artık korumak zorunda olduğumu söyledi. D</span><span style="background-color: white; font-family: verdana;">izlerin en büyük düşmanı fazla kilolar olduğu için, k</span><span style="background-color: white; font-family: verdana;">ilo almamaya dikkat etmem gerektiğini, yemek için yer sofrasına değil, </span><span style="background-color: white; font-family: verdana;">masaya oturmam gerektiğini, alaturka tuvaleti değil alafranga tuvaleti kullanmam gerektiğini, namaz kılıyorsam, namazı ayakta değil, oturarak kılmam gerektiğini, dizlerimi bükmemem gerektiğini, ayakta fazla kalmamam gerektiğini, fazla yol yürümemem gerektiğini, dizlerime yük bindirmemem gerektiğini ve dizlerle ilgili verdiği broşürdeki fizik hareketlerini de yapmam gerektiğini anlattı. Velhasılkelam, işte benim yaşam konforum ve yaşam kalitem dizlerimin kireçlenmesi sayesinde bozulmuş oldu. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: verdana;">2023 yılı Kasım ve Aralık aylarında diz ağrılarım arttı ve artık yürümede zorlanır hale geldim. O kadar zor bir durum ki, anlatamam. Tekrar doktora gittim. Doktor bir takım devletin karşılamadığı ücreti mukabilinde yapılan tedavilerden (PRP, Kök Hücre, Kortizon İğneler, Hidrojel, Ozon vs.) bahsetmekle birlikte bana reçete ettiği jel türü bir solüsyon ilacı dizlerime sabah akşam sürüyorum. Bu jel beni biraz rahatlattı, yani iyi geldi. Dizlerimizdeki kıkırdak dokularda oluşan kireçlenmenin tedavisi yoktur. Sadece kireçlenmeyi yavaşlatabiliyoruz. Kıkırdak dokuda, sinir yok, kan damarları da olmadığı için bu doku tamir edilemiyor. Kireçlenme son evresine geldiği zaman da ameliyatla dize protez takılıyor. Kemik kemiğe sürtmeyecek, iki kemik arasındaki kıkırdak doku (kireçlenme) deforme olunca kemik kemiğe sürtünüyor, diz ağrıları ve yürümede zorlanma başlıyor. </span></p><p style="text-align: center;"></p><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhY6VhGPDOYv2GrXFkgzcrrRI59kGH3CbOa6-OwEnQGKdXyt2afPEZ5JKhIUQDYXHRImWJSppCkLpwGjWiwG9Coq4uQT3jEdT-LPQKsDfRRPHNffXeXYwIYCQ1-9oc9HNYEyrcT7bL_iJ53cN3ORglwiy33g78sbEH5UVrZTYdW6NtCnWluB4RgMqJhQatH/s720/spine.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" data-original-height="505" data-original-width="720" height="280" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhY6VhGPDOYv2GrXFkgzcrrRI59kGH3CbOa6-OwEnQGKdXyt2afPEZ5JKhIUQDYXHRImWJSppCkLpwGjWiwG9Coq4uQT3jEdT-LPQKsDfRRPHNffXeXYwIYCQ1-9oc9HNYEyrcT7bL_iJ53cN3ORglwiy33g78sbEH5UVrZTYdW6NtCnWluB4RgMqJhQatH/w400-h280/spine.jpg" width="400" /></a></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Kireçlenen Diz ve Protez Ameliyatlı Diz</td></tr></tbody></table><br /><p></p><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: verdana;">Doktor bana ayrıca kesin ameliyatlık durumuna gelmeden bu süreci dizlerimi koruyarak iyi kullanmam ve mümkün olduğunca uzatmam gerektiğini söyledi. "75 yaşına gelince protez takılır, bundan sonraki süreç senin için yeterli olur, ikinci bir protez ameliyatına gerek kalmaz." dedi. </span></div><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: verdana;">Sonuç olarak, şu anda yürümekte zorlanıyorum. Ağırlık taşıyamıyorum. Bisiklete binemiyorum. Fazla yürüyüş yapamıyorum. Dizlerime yük binecek her türlü hareketlerden kaçınıyorum. Vücudumun tüm yükünü taşıyan dizlerime esir oldum. Aman ha, dizlerinize gereken ihtimamı gösterin ve dizlerinizi koruyun. Kireçlenmeyi ne kadar geciktirirseniz bu sizin için o kadar iyi olur. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: verdana;">Sağlıklı günler dilerim.</span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com30tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-72987669107500462472024-01-14T01:09:00.005+03:002024-03-26T01:14:01.329+03:00Kimlerin Uğruna<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVNdywNzkrhFV8zgYQRxSQtCnffER8WC-BUahSG_W0O5hOkOAhewlRGkukJe8wM_2q26wPfGcFfOhvYVNZwnPzFryoj-q-2-dYO08g-aKRG_UQse1GwRszWPnPO8MTgYeJxoBaDzS9zg1Cqs4baf8wbyML8fx4aiU2dk1XRkmmLtW03Rp8fdcmcgjncZKr/s680/DBN7bXyXoAAkfYa.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="469" data-original-width="680" height="276" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVNdywNzkrhFV8zgYQRxSQtCnffER8WC-BUahSG_W0O5hOkOAhewlRGkukJe8wM_2q26wPfGcFfOhvYVNZwnPzFryoj-q-2-dYO08g-aKRG_UQse1GwRszWPnPO8MTgYeJxoBaDzS9zg1Cqs4baf8wbyML8fx4aiU2dk1XRkmmLtW03Rp8fdcmcgjncZKr/w400-h276/DBN7bXyXoAAkfYa.jpg" width="400" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bu vatan için ölmemiz gerekiyorsa, hep birlikte ölelim kurtulalım ve bitsin bu iş. Yeni dünya düzeni <b>küresel kraliyetçiler takımının</b> bizler için yazdığı senaryoyu neden oynamak zorunda kalıyoruz? Neden bile bile lades oluyoruz? Neden bu terör, hep seçim öncesi tavan yapıyor? Kurtuluş Savaşı'mızda bir hilal uğruna batan bu güneşler, acaba şimdi kimin ve kimlerin uğruna batıyorlar? Tüm bunların namuslu bir açıklaması var mı?.. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bir hilal uğruna değil de birilerinin çıkarı uğruna batan bu güneşlere yazık değil mi? Her birinin yarım kalmış hayallerinin ve geride bıraktıkları yetim ve ailelerinin vebalini üstlenmeye ve bunun hesabını vermeye kimin gücü yeter?..</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Gün geçmiyor ki, yeni bir şehit haberi ile yıkılmayalım. "<b>Ateş düştüğü yeri yakar</b>" atasözü ne kadar doğru ve yerinde söylenmiş bir sözdür. Şu anda aziz şehitlerimizin al bayrağa sarılmış naaşları bir bir memleketlerine gönderilirken insanın içi nasıl acıyor, burnumuzun direği sızlıyor ve gözlerimize dolan o yaşlar, gözlerimizi nasıl yakıyor biliyor musunuz?..</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bizleri derin bir acı ve üzüntüye gark eden, terör saldırısında hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet; kederli ailelerine, Türk milletine ve onun gözbebeği Türk Silahlı Kuvvetlerine başsağlığı ve sabır diliyoruz. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></div>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-19122697445873653852024-01-12T01:33:00.059+03:002024-03-26T01:14:01.212+03:00Blogger Yine Oynuyor<p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiBtIGEf5aCEg4bVkNZwMT8-ojn6jKZT0l-ToB3999zKqM2zVzh7o08XIcX6KItQDkE6fXggzsy5CfMQPz_vHOiZrqF9b93oiUIQ6-oIaT9DghMfkk0GrBACQdlzMNjjYKnyvX_Hydm-rrFl_RRR885nri4FDMhOY-TlpShm2tkw6WwJrND8pz3SGzYEYHZ/s662/yorum.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="373" data-original-width="662" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiBtIGEf5aCEg4bVkNZwMT8-ojn6jKZT0l-ToB3999zKqM2zVzh7o08XIcX6KItQDkE6fXggzsy5CfMQPz_vHOiZrqF9b93oiUIQ6-oIaT9DghMfkk0GrBACQdlzMNjjYKnyvX_Hydm-rrFl_RRR885nri4FDMhOY-TlpShm2tkw6WwJrND8pz3SGzYEYHZ/w640-h360/yorum.jpg" width="640" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana; text-align: left;">Merhabalar.</span></div><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bilmem fark ettiniz mi? Eskiden paylaştığımız yazılara yapılan yorumların yorumcu adı linkine tıklayınca doğrudan blogcunun blog sayfasına ulaşıyorduk. Okuma listesinde yer alan paylaşımlara tıklayınca da "<b>Yeniden Yönlendirme Bildirimi</b>" başlıklı "<b>ziyaret ettiğiniz sayfa sizi ......blogspot.com/adresine göndermeye çalışıyor</b>" şeklinde bir uyarı linki çıkıyordu ve bizler o linke tıklayınca blogcu arkadaşımızın sayfasına ulaşıyorduk.</span></p><p style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimyY-ergKBzKOBTEtDrBrmTkLRBKmzgPy_KBLA-kHkgZbUBRSW8BNKuDrADeONGG5naNJimoMerIOhBOwAbtL6GortMk7a4KFWW_db_J5XSojmwBPmykKZVmE6BEDx0tUlbxs71gZMjacGTrlevmz0_hSYzwEefJdm_cYa4b4Gp-zOIqVBFIvTe_mRh5J7/s725/yonleme.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="176" data-original-width="725" height="155" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimyY-ergKBzKOBTEtDrBrmTkLRBKmzgPy_KBLA-kHkgZbUBRSW8BNKuDrADeONGG5naNJimoMerIOhBOwAbtL6GortMk7a4KFWW_db_J5XSojmwBPmykKZVmE6BEDx0tUlbxs71gZMjacGTrlevmz0_hSYzwEefJdm_cYa4b4Gp-zOIqVBFIvTe_mRh5J7/w640-h155/yonleme.jpg" width="640" /></a></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Şimdi ise, yorumcu isim linkine tıklama yaptığımız da artık blogcunun sayfası gelmiyor ve blogcunun <b>profil bilgileri ekrana geliyor </b>ve biz de profil bilgilerinde paylaştığı bloglarına isim listesinde yer verdiyse; bloglarım isim listesindeki ilgili blog sayfası linkine tıklamak suretiyle, blogcunun tıkladığımız blog sayfasına erişiyoruz. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></p><p style="text-align: center;"><span style="font-family: verdana;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIhpXCYS_gK6-kDdnlVtCCtWBxVsQxEEVTAL8pKLpYgjsJHkzc1a2n76SetxS129qPpF9iesfYeCPVvkmhyphenhyphenTyCsLdhelhtziA0K4JRiW5VJMuC2Z3hW87cv0djImVKZa9hpFMLkxLt7yrXkR8fy8EQ-8riNGNWrW86Lyju20ZnDVUMbm-bnVXvFGQM5r5E/s641/songor.JPG" style="font-family: "Times New Roman"; margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="584" data-original-width="641" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIhpXCYS_gK6-kDdnlVtCCtWBxVsQxEEVTAL8pKLpYgjsJHkzc1a2n76SetxS129qPpF9iesfYeCPVvkmhyphenhyphenTyCsLdhelhtziA0K4JRiW5VJMuC2Z3hW87cv0djImVKZa9hpFMLkxLt7yrXkR8fy8EQ-8riNGNWrW86Lyju20ZnDVUMbm-bnVXvFGQM5r5E/s16000/songor.JPG" /></a></span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><span style="background-color: white;"><span style="color: red;"><u>NOT:</u></span></span> <i><span style="color: #2b00fe;">Yanlış hatırladığım bir yer varsa, lütfen düzeltme yorumu ile beni aydınlatırsanız memnun olurum. </span></i></span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com12tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-21320748737824359012024-01-01T00:35:00.008+03:002024-03-26T01:14:01.218+03:00Yeni Yıl 2024<p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjClLLlMp0s479zZqc43QnBSWrEDu2SCvNdQxUi8RwInYjb9tzh2CIImqk7QIbFp75aXpAH7UpwvMt6ReHFNZu021JP7QVpFWI1CjPv-lgw-RIVxO4BDM61FHcX8uA4K4kws1CBiKFWGtgkMxAmcFTHxvaFyDcCxkYzhO5pEEG39wUFKRiQV0apaRPGThSp/s675/yeni-yil.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="377" data-original-width="675" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjClLLlMp0s479zZqc43QnBSWrEDu2SCvNdQxUi8RwInYjb9tzh2CIImqk7QIbFp75aXpAH7UpwvMt6ReHFNZu021JP7QVpFWI1CjPv-lgw-RIVxO4BDM61FHcX8uA4K4kws1CBiKFWGtgkMxAmcFTHxvaFyDcCxkYzhO5pEEG39wUFKRiQV0apaRPGThSp/w400-h223/yeni-yil.jpg" width="400" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Aslında bu yeni yılın ilk günü, dünden farkı olmayan günlerden biri. Yeni yılın bu ilk gününe "<b>yeni</b>" anlamını biz yüklüyoruz. Ben her yıl olduğu gibi, bu yeni yıla da yine çalışma masasının başında çalışırken girdim. Ben bu yeni yıllara ne bir kudsiyet, ne de fazla bir anlam yüklemiyorum. Ne dışarıdan, ne televizyondan, ne de kimselerden bihaberim. Her yıl olduğu gibi, yine sessiz ve sakin evde, her zamanki vaktimi değerlendirmeye çalışıyorum.</span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">2023 yılı gitti, 2024 yılı geldi. Hoş geldi, sefalar getirdi. İnşAllah 2024 yılı da bir önceki 2023 yılını aratmaz! İnşAllah hayırlara vesile olur! İnşAllah iyilik ve güzellikler getirir! Bu yeni yıldan, tüm dünyaya sağlık, huzur ve mutluluklar getirmesini, bozulan barış ve kardeşliğin de yeniden tesis edilmesini diliyor ve yeni yılınızı kutluyorum.</span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></div><p></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com24tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-82684113669377671292023-12-31T15:57:00.005+03:002024-03-26T01:14:01.347+03:00Atatürk Olmadan Asla!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitTu96ngmCiJLPib5ikKnBV2BfiwOCMwnuCeePy7nDUYa7gIVLMnH565-ct8aYU4JyxvAtQ75u4ppr3u8gonKCoQonIOi9FRnKiTs81zH7ixThk8PErOtDnFCnz_trdX_vqdq5-RNcsFD3_q_3NErrKvr5ySHWlOdDtNmULCn-XPe6B-VD0gSKaYwVNtuL/s1287/ataspor.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1287" data-original-width="997" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitTu96ngmCiJLPib5ikKnBV2BfiwOCMwnuCeePy7nDUYa7gIVLMnH565-ct8aYU4JyxvAtQ75u4ppr3u8gonKCoQonIOi9FRnKiTs81zH7ixThk8PErOtDnFCnz_trdX_vqdq5-RNcsFD3_q_3NErrKvr5ySHWlOdDtNmULCn-XPe6B-VD0gSKaYwVNtuL/w310-h400/ataspor.jpg" width="310" /></a></div><p><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da oynanması planlanan Türkcell Süper Kupa Maçı iptal edildi. Organizasyona ev sahipliği yapan Suudi Arabistanlı yetkililer; TFF ile kulüplerin bu maç için özel hazırladığı <b>Atatürk ve Cumhuriyet konseptli pankart, tişört, video ve 100. Yıl Marşı'na</b> "<b>siyasi</b>" diyerek karşı çıktı. TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, Suudiler ve iki kulübün başkanları Dursun Özbek ve Ali Koç ile görüşüp krizi çözmeye çalıştı. Suudiler kararlarında ısrar edince <b>Galatasaray</b> ve <b>Fenerbahçe</b> kulüpleri "<b>ATATÜRK OLMADAN ASLA!</b>" diyerek maça çıkmama kararı aldı ve organizasyon iptal edildi.</span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Galatasaray ve Fenerbahçe kulübü yöneticilerini ve oyuncularını bu asil duruşlarından dolayı tebrik ederiz. Bu necip ve büyük Türk milleti sizin arkanızdadır ve size minnettardır. </span></div><table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg_Q_wFTfLzWKoQ5e-9yivey2GHyw9qgiDppr2ZTrf5G2cR2zeZKmKUlZbVWxWgnoLnyzWCOKoIdmB65Dw2fYX6GBm3gU39Gv1Oxz1bdYTVcbMp_FSrf3PopVgfCS2gylUJkgzektuc95yME74W1x0UcZEk3g23Rk8xfdoZj1XR1c-6FRLAor0U0zVGEicE/s900/ATAT%C3%9CRK.jpeg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><span style="font-family: verdana;"><img border="0" data-original-height="900" data-original-width="637" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg_Q_wFTfLzWKoQ5e-9yivey2GHyw9qgiDppr2ZTrf5G2cR2zeZKmKUlZbVWxWgnoLnyzWCOKoIdmB65Dw2fYX6GBm3gU39Gv1Oxz1bdYTVcbMp_FSrf3PopVgfCS2gylUJkgzektuc95yME74W1x0UcZEk3g23Rk8xfdoZj1XR1c-6FRLAor0U0zVGEicE/w283-h400/ATAT%C3%9CRK.jpeg" width="283" /></span></a></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-family: verdana;">Karikatürist Hicabi Demir</span></td></tr></tbody></table><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><br /><p></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-26760689594981157452023-12-24T16:04:00.004+03:002024-03-26T01:14:01.231+03:00Bugün<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjWr9QkOE5TudnQiZ66mx_nlEzgdP1ZFzVjcGO7elpuqVi2ZxFV6-CpEKnUqHFXwy73gLr5mBH_yWrlvfzyird_SslEjjbRBA-dtR42NEFgwWp2o06Ti8hHMZrt1M3k7R5pOTk2RSbySIU3SXlQJRPVbf7oYGZ3blmTU9YuIMISCQj4NaOqYWbnT3zYyIdF/s4608/20231224_131750.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="4608" data-original-width="3456" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjWr9QkOE5TudnQiZ66mx_nlEzgdP1ZFzVjcGO7elpuqVi2ZxFV6-CpEKnUqHFXwy73gLr5mBH_yWrlvfzyird_SslEjjbRBA-dtR42NEFgwWp2o06Ti8hHMZrt1M3k7R5pOTk2RSbySIU3SXlQJRPVbf7oYGZ3blmTU9YuIMISCQj4NaOqYWbnT3zYyIdF/w480-h640/20231224_131750.jpg" width="480" /></a></div><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Dünyada nerede olduğumuza bağlı olarak gökyüzünün 8 ila 14 km. arasında soluduğumuz hava ile bulutların barındığı katmana troposfer katmanı diyoruz. <b>Troposfer</b>, atmosferin yere temas eden en alt katıdır. Bu katmanda yerden yükseldikçe sıcaklık düşer. Gazların en yoğun olduğu kattır. “<b>Tropos</b>” değişim demektir. Bu katman adını, atmosferimizin bu bölümünde sürekli değişen ve gazları karıştıran hava koşullarından alır. Troposferle ilgili bu kadar bilgiyi paylaştıktan sonra asıl konumuza dönebiliriz.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Dün ve bugün hava rüzgarlı olmakla birlikte bulutların bulunduğu troposfer tabakasındaki rüzgar ne kadar güçlü esiyorsa sürekli bulutları batıdan doğuya doğru çok hızlı bir şekilde sürüklüyordu. Dışarıda güzel ve ferah bir bir bahar havası kokusu vardı. Bu koku, memleketimin bahar aylarında teneffüs ettiğim bahar kokusuna o kadar benziyordu ki, her nefes aldığım da kendimi memleketimde hissediyordum. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Rüzgarın sayesinde bulutlar güneşle sanki köşe kapmaca oynuyorlardı. Bulutlar, bazen güneşin bize dönük yüzünü bizden saklıyorlar, bazen de önünü açarak cömertçe ışıklarını bizlere göndermesini sağlıyordu. Bazen de çok parçalı bulutların arasından güneş bize kaş göz eder gibi bir görünüp bir kayboluyordu. Gökyüzündeki rüzgar, bulut ve güneş üçlüsünün hareketlerinden oluşan bu keyifli manzaranın seyrine doyum olmuyordu. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Halen ben bu yazıyı yazarken troposfer katmanındaki rüzgar, bulut ve güneş üçlüsünün dansı devam ediyordu. Güneye bakan çalışma odamın penceresinden bir taraftan yazıyı yazarken, bir taraftan da bu üçlünün dansını seyretmeye devam ediyordum. Rüzgarın kovalamacasıyla büyük bir hızla batıdan doğuya doğru akın eden parçalı bulutların arasından güneşi görürken, mavi gökyüzü de sanki parçalanarak bölgelere ayrılmış bir gökyüzü haritasını andırıyordu.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve Saygılarımla.</span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-61840834522726229812023-12-22T14:46:00.005+03:002024-03-26T01:14:01.308+03:00Bir Gazete İncelemesi<p style="text-align: center;"><span style="font-family: verdana;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span style="font-family: verdana;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7lKQtpBqrmeMkyNNLAqgzvyQxtfGG8Erz-2M9iH4uWfPxO2Ya5Q4_P2zIyoOIPyp6E_T1kPrlcAqtUUAfFnu1RNIieXl7CMTo5uePvSqhfvg8gVTzOGhksVA65APZz9v6loEQC79ATJI5dKMxnKKL7KmdbdnBM83RZP_T2Vie34vXpUgBRKa5FQ8bUE-y/s612/istockphoto-165727669-612x612.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="612" data-original-width="409" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7lKQtpBqrmeMkyNNLAqgzvyQxtfGG8Erz-2M9iH4uWfPxO2Ya5Q4_P2zIyoOIPyp6E_T1kPrlcAqtUUAfFnu1RNIieXl7CMTo5uePvSqhfvg8gVTzOGhksVA65APZz9v6loEQC79ATJI5dKMxnKKL7KmdbdnBM83RZP_T2Vie34vXpUgBRKa5FQ8bUE-y/w267-h400/istockphoto-165727669-612x612.jpg" width="267" /></a></span></div><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.<br /></span><p></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><b>Oksijen</b> gazetesi 54 cm. uzunluğunda ve 34 cm. genişliğinde içeriği dergi formatında hazırlanmış, Türkiye'nin tek hafta sonu gazetesidir. Arkalı önlü 44 sayfadan ibarett olup, satış fiyatı 30,00 TL.sıdır. Oksijen'de magazin haberleri bulamazsınız. Haftanın içinden seçilen önemli haberlerle birlikte daha çok eğitici ve bilgilendirici haber ve konulara ağırlık verilmiş. Ana gazete sayfalarını, yorum(10), moda(1), sağlık(4), ekonomi(6), gayrimenkul(2), gündem(6), mavi dünya(1), politika(1), teknoloji(1), görüş(2), iklim(1), moda(1), spor(3), tarım(1) sayfa olmak üzere bu başlıklar altında önemli konu ve haberelere ayırmış.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Ek olarak verilen "<b>O2</b>" başlıklı ikinci gazete de aynı boyutlarda olup, arkalı önlü 32 sayfadan ibarettir. Şehir, yaşam, tiyatro, müzik, moda, dekorasyon, yemek, seyahat, hediye, güzellik, gündem, sürdürülebilirlik, eğlence, tarih, sanat, kitap, sinema, 6 sayfa (ekran) televizyon kanalları ile ilgili bilgi ve haberlere ayrılmış ve son sayfasında da bulmacası var. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Ana gazetede yer verilen reklam alanını hesapladığım da 44 sayfalık gazetenin 10 tam sayfasının reklama ayrılmış olduğunu gördüm. Televizyon kanalları ile gazetelerin gelirlerinin büyük bir kısmını reklamlardan elde ettiği hepimizin malumudur.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Gazetenin ön sayfasında önemli haberler ile eğitici ve bilgilendirici haber başlıklarının kısa alıntılarına yer vererek devamının da hangi sayfada olduğu not düşülmüş. Ön sayfayı çevirdikten sonra gazetenin hemen "<b>yorum</b>" başlıklı ikinci sayfasında özetle: "Benden size kesin bir bilgi, istediğiniz kadar yayabilirsiniz: Sevilme ihtiyacımızı karşılamamızın bir tek yolu var; <b>sen de birisini seveceksin!</b> Birisine ihtiyacı olan sevgiyi vermelisin ki o da senden bunu esirgemesin."Mehmet Y. Yılmaz'ın "<b>Sevilmeden sevmeyi becerebilir misiniz?</b> başlıklı yazısına yer verilmiş. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Gazete içerisinden dikkatimi çeken bir başka başlık ise Neo Skola CEO & Kurucu Ortaklarından Özgür Kızılelma'nın "<b>Türkiye Polimatlarla Değişecek</b>" başlıklı yorumdur. Yine yorum bölümünden Selçuk Şirin'in kaleme aldığı "<b>Zorbalık Bir Sistem Meselesidir</b>" başlıklı yazısında zorbalığı tarif ederek zorbalığın üç farklı şekilde tezahürünü açıklamış. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Her konu başlığından bir haber ya da gündem maddesine yer verecek olursam, bu yazının tadı kaçar. Bu bağlamda <b>Oksijen</b> gazetesi ile ilgili yeteri kadar açıklamaya yer verdiğimi sanıyorum. Merak edenlerin hafta sonlarında en yakın bir gazete bayine giderek gazete raflarına göz atmalarını öneririm. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selem ve saygılarımla. </span></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com18tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-54795890167657866412023-12-19T00:55:00.003+03:002024-03-26T01:14:01.294+03:00Gayrimenkul ve Teknoloji<div style="text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhem_-npT4ZfQTscVDqXBzmC1CC0w7XsAt5rT39EaORW-vobUypsBkKJY3WPTxTws7x5yvt84rjKalDU0NaSrQgPbnbd7WKHmmvM9EJN6n3ImnxmaZai7w1JN_5JsbJIqrSHbaPWsvsOXKYZxhpFhBmaheJpVGshXHpEWEfjUFibY8jSJk5mAJjXUnRYxZK/s1000/1702565683-shutterstock-2274149785-jpg.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="563" data-original-width="1000" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhem_-npT4ZfQTscVDqXBzmC1CC0w7XsAt5rT39EaORW-vobUypsBkKJY3WPTxTws7x5yvt84rjKalDU0NaSrQgPbnbd7WKHmmvM9EJN6n3ImnxmaZai7w1JN_5JsbJIqrSHbaPWsvsOXKYZxhpFhBmaheJpVGshXHpEWEfjUFibY8jSJk5mAJjXUnRYxZK/w640-h360/1702565683-shutterstock-2274149785-jpg.jpg" width="640" /></a></div><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Barınma, insanın en temel ihtiyaçlarından biri. 2030 yılına kadar, UN-Habitat tahminlerine göre; dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 40'ı olan 3 milyar insanın erişilebilir konuta ihtiyaç duyacağı öngörülüyor. Bu, dünyada her gün 96 bin yeni uygun fiyatlı konut inşa edilmesi anlamına geliyor. Fakat nüfus artışı, doğal afetler, göçler gibi çok sayıda faktör, insanların güvenilir ve uygun fiyatlı konutlara erişimini günden güne zorlaştırıyor. TÜİK verilerine göre; Türkiye’de kent merkezinde 60 metrekare bir evi satın alabilmek için bir ailenin ihtiyacı olan yıl ortalaması 1985’te 6,8 iken bu süre bugün 10 yılın üzerinde. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Nüfus yoğunluğu arttıkça şehirler plansız bir büyümenin içinde kalıyor. 2050 yılına kadar tüm dünyada 2,5 milyardan fazla insanın şehirlerde yaşayacağı düşünüldüğünde bu hızlı ve düzensiz büyüme insan hayatını daha da derinden etkileyeceği bugünün önemli bir gerçeği. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bunun farkında olan ülkeler akıllı şehir alanına çok ciddi yatırımlar yapıyor. Kendi enerjisini üreten binalar, kentsel tarım uygulamaları, sürdürülebilir ulaşım gibi farklı başlıklardan oluşan akıllı şehir pazarının 2027'de 1 trilyon doları geçeceği tahmin ediliyor. Gayrimenkul sektörü de bu dönüşüme uyum sağlamak için yeni iş modellerine yöneliyor.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Kaynak:<a href="https://hbrturkiye.com">https://hbrturkiye.com</a></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com14tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-45055768683992810852023-12-16T13:03:00.010+03:002024-03-26T01:14:01.274+03:00Oksijenin Hikayesi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi25OBPhLvPPmERc6XJXMZ65HyxMqsbNEtpE8If6tLk9qpIkktkyjOOK-_Suxiop8lovlEGkReebYBkVmV9c10gHXa603Rp4P2CuCVwSyib7_21gOHfHxsJ0fb14ViqugNH_LpxBKCTfyMZuZNP_UUynDE8kaQzABnqYG8qD2k9GJq9MEMl0d2eVfzHHmYo/s4225/20231216_121319.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="4225" data-original-width="3201" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi25OBPhLvPPmERc6XJXMZ65HyxMqsbNEtpE8If6tLk9qpIkktkyjOOK-_Suxiop8lovlEGkReebYBkVmV9c10gHXa603Rp4P2CuCVwSyib7_21gOHfHxsJ0fb14ViqugNH_LpxBKCTfyMZuZNP_UUynDE8kaQzABnqYG8qD2k9GJq9MEMl0d2eVfzHHmYo/w303-h400/20231216_121319.jpg" width="303" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></div><p></p><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">"<b>Yüreğimin İklimi</b>" blog sayfasında görmüştüm bu haftalık gazeteyi ve merak etmiştim. Sadece hafta sonları bulmacası için aldığım Hürriyet gazetesini almak üzere 16.12.2023 Cumartesi günüi ikamet ettiğim yere oldukça uzak bir yerdeki gazete bayiine gittim ve gazete standında çok kalın gördüğüm <b>Oksijen</b> gazetesi için kendi kendime "<i>aman Allah'ım bu hafta ne kadar çok ek gazete ilave etmişler</i>" dedim ve Hürriyet gazetesi ile birlikte Oksijen gazetesini de aldım ve içeriye gidip ücretini öderken de büfe sahibine latife olarak "<b>oksijenin kalmadı, haberin olsun.</b>" dedim. O da "sadece iki adet gönderiyorlar" dedi ve ben oradan ayrılıp evin yolunu tuttum. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Eve geldim ve pazar çantamı kanepenin üzerine boşalttığım da bir de ne göreyim, o çok kalın gördüğüm haftalık Oksijen gazetesinin ayrı ayrı iki adet gazete olduğunu gördüğüm de beynimden vurulmuşa döndüm. Hiç vakit kaybetmeden tekrar üzerimi değiştirdim ve fazladan aldığım Oksijen gazetesini bayiye iade etmek üzere tekrar yollara düştüm. Uzatmayım, bayiye durumu izah ederek fazladan aldığım Oksijen gazetesini özür dileyerek iade ettim. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Tekrar eve döndüğümde vakit bir hayli olmuştu. Yüreğimin İklimi'nin de haftalık paylaşımlar yaptığı Oksijen gazetesinin hemen fotoğrafını çekerek gazete ile ilgili yaşadığım bu olayı sizlerle paylaşmak istedim. Gazetenin şöyle bir sayfalarını karıştırdım, ama henüz gazeteyi daha tam okumadım. Allah izin verirse, okuduktan sonra gazete ile ilgili düşüncelerimi tekrar burada paylaşacağım. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></div>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com28tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-45898415708167253262023-12-03T20:41:00.006+03:002024-03-26T01:14:01.275+03:00Okul otobüsü<p></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZrDZ6naabrRwCu4N6OFoizUETsHb-pkgvAlOiL_To8ZqOzxQwTMKz9N90wP3ZQYLFPvPRkZSz67vXDvE5rdIMf4OqVquQw__KZ9uc4ACrxPaQjoc6cj-xVNZU7u7h1_tCnoyXuWQCf_FC6L9j_hZssUprCiHqKoTwOPK98WlC55_mWgzpiVTUiXKjMG_x/s3264/20230211_162148.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="2448" data-original-width="3264" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZrDZ6naabrRwCu4N6OFoizUETsHb-pkgvAlOiL_To8ZqOzxQwTMKz9N90wP3ZQYLFPvPRkZSz67vXDvE5rdIMf4OqVquQw__KZ9uc4ACrxPaQjoc6cj-xVNZU7u7h1_tCnoyXuWQCf_FC6L9j_hZssUprCiHqKoTwOPK98WlC55_mWgzpiVTUiXKjMG_x/w400-h300/20230211_162148.jpg" width="400" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Merhabalar.</span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Bu fotoğraf Ankara ili Etimesgut ilçesi Eryaman semtindeki Tunahan mahallesi sınırları içerisinde bir çocuk oyun alanına çocuklar oynasın, eğlensin diye kurulmuş minyatür bir oyuncak okul otobüsü. Bu fotoğrafı neden paylaştığıma gelince: Dünyayı sömürgeleştirmeye ve kölelştirmeye uğraşan küresel kraliyetçiler takımı olan ABD ve İngiltere'ye karşı Türkçemizi ve Milli Kültürümüzü korumamız gerektiğini hatırlatmak içindir.</span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;">Selam ve saygılarımla.</span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span style="font-family: verdana;"><br /></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgYkr5569wgh6znhdW7ZvWsBk5pHt0e1vG6Hbx6Jvc2ZnDRpkOHrKhM27ELD_JEboMmuu-yMJpofrO2mOjOGHYEziqzbFhvufNtw8JCaXRBoKNuC0MnTLPT4rQmT0saJ9-ghtgNI5Jm1Kt9KqQr42WIXrpiSI5QU_HN-uTK1U2mLrN_pU5-B50XKYN26O53/s4608/20231223_145249.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="3456" data-original-width="4608" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgYkr5569wgh6znhdW7ZvWsBk5pHt0e1vG6Hbx6Jvc2ZnDRpkOHrKhM27ELD_JEboMmuu-yMJpofrO2mOjOGHYEziqzbFhvufNtw8JCaXRBoKNuC0MnTLPT4rQmT0saJ9-ghtgNI5Jm1Kt9KqQr42WIXrpiSI5QU_HN-uTK1U2mLrN_pU5-B50XKYN26O53/w400-h300/20231223_145249.jpg" width="400" /></a></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhsdZiYCTvjNHZsmJo4TS4XJbKj7cuk9o4I2XG_P0EnOauzUAUyNd6Dy9aGHa9Ope2Qq3FjhfDcTz-kv0Dbsq1uJ5GNbF6cAnreR8aKWPooBjt4-DLb7tUxl28INYiFq8AQbFxDkJeHNXn6mWG4t3I9eq3U4U-5Io3I5YJXbP5WdPj4VsfZiI06gD2983IN/s4608/20231223_145335.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="3456" data-original-width="4608" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhsdZiYCTvjNHZsmJo4TS4XJbKj7cuk9o4I2XG_P0EnOauzUAUyNd6Dy9aGHa9Ope2Qq3FjhfDcTz-kv0Dbsq1uJ5GNbF6cAnreR8aKWPooBjt4-DLb7tUxl28INYiFq8AQbFxDkJeHNXn6mWG4t3I9eq3U4U-5Io3I5YJXbP5WdPj4VsfZiI06gD2983IN/w400-h300/20231223_145335.jpg" width="400" /></a></div></div><p></p>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com17tag:blogger.com,1999:blog-2859633540155374911.post-9997363424579015102023-11-28T21:21:00.020+03:002024-03-26T01:14:01.190+03:00Gelmeyin<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGNATxclTUKAh0Ly3HdzmyciHCBQN61J2XbE12aloBJ9De7qKL8fF5xZyMVM95MHrsVQYnuhF9cVv8hpKjxGp5xzF-Ql6LJPCEqb_PLQhE0q9PwQ-_8FoaMN-LUqBFnEjU8Kz1OeBInzBjcSbhNjuC1NeCW5QxoKnl23maTyyS9NgKOMsNw6rmuXxdnV1-/s752/cenin.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="418" data-original-width="752" height="223" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGNATxclTUKAh0Ly3HdzmyciHCBQN61J2XbE12aloBJ9De7qKL8fF5xZyMVM95MHrsVQYnuhF9cVv8hpKjxGp5xzF-Ql6LJPCEqb_PLQhE0q9PwQ-_8FoaMN-LUqBFnEjU8Kz1OeBInzBjcSbhNjuC1NeCW5QxoKnl23maTyyS9NgKOMsNw6rmuXxdnV1-/w400-h223/cenin.jpg" width="400" /></a></div><br /><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">henüz daha doğmamış çocuklara,</span></span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">bir nasihatım var benim.</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">gelmeyin bu lanetli ve sevgisiz dünyaya.</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">aldanmayın bu sahte oyun ve oynaşa.</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">zaman öyle çabuk geçiyor ki;</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">siz kendinizi yetiştiremeden, </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">bir de bakmışsınız ki,</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">hayat sizi yetiştirmiş,</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">kaçınılmaz o son noktaya...</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">gelmeyin bu yalan ve sevgisiz dünyaya.</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">ne rüyalarında bir hakikat var; </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">ne de gerçek hayatında.</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">gelmeyin bu lanetli ve sevgisiz dünyaya.</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">günümü gün ederim sanmayın,</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">hiçbir şey göründüğü gibi değil;</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">nasıl bir oyunun seni beklediğini,</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">dünyanın sana ne hazırladığını bilmeden,</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">düşmeyin bu lanetli dünyanın tuzağına.</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">gelmeyin derim ben, bu yalan dünyaya,</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">bekleyin, sabredin biraz daha... </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">belki de beklediğimiz o son yakındır;</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">siz hiç eziyet çekip harcanmayın boşuna.</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">pişmanlıklar ve acılardan ibaret olan, </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">gelmeyin bu lanetli ve haset dünyaya.</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">gelmeyin kötülüklerine çark olmaya. </span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;">gelmeyin, gelmeyin pişman olmaya...</span></div><div><span style="font-family: Corsiva; font-size: x-large;"><br /></span></div><div><span style="font-family: trebuchet;">Recep Altun, 28 Kasım 2023,Sincan/Ankara</span></div>Recep Altunhttp://www.blogger.com/profile/10014683752687442405noreply@blogger.com14