Bir devletin devlet olmasının en önemli unsuru topraklarıdır, topraklar satılamaz, topraklar satıldığı takdirde ülkenin egemenlik hakları elinden alınabilir. Bu ülke içersinde toprak satın alan veyahut toprak satın alan yabancılar bir araya geldiklerinde; o ülkenin toprak satın alan ülke vatandaşlarıyla ve satın aldıkları ülkeyle siyasal sorunlar yaşanmasına neden olur.

AKP hükümetinin çıkarttığı Mütekabiliyet Kanunu ile Lozan’daki karşılıklılık ilkesi kaldırılmıştır. Karşılıklılık ilkesinin kaldırılması demek,  kapitülasyonu geri getirmek demek.

Türkiye topraklarının Malta adasından daha büyük bir kısmı yabancıların elindedir. Bu bir ülkenin hükümranlık hakkının elinden alınmak suretiyle kanla kazanılmış topraklarının yabancılara peşkeş çekilmesidir.

Yeni Mütekabiliyet Yasası ile daha önce 68 olan ülke sayısı 180’e çıkarılmıştır. Bu ülkeler arasından İsrail’e herhangi bir yaptırım yok, onlara zaten karşılıklılık ilkesi varken de yaptırım yoktu. Başta İsrailliler olmak üzere İngilizler, Almanlar ve İrlandalılar, ülkemizden en yoğun toprak satın alan milletlerdir.  Bu ülke vatandaşları  özellikle Alanya, Didim ve Kuşadası’ndan toprak talep etmektedirler.

Şu anda yurttaşlarımız Yunanistan’dan ya da başka bir ülkeden toprak satın alamıyor. Bizim böyle bir şansımız yok. Hatta vakıflarımızın bile malları geri iade edilmiyor. Biz ise, hem toprak satışlarını serbest bıraktık, hem de aynı şekilde vakıflarla ilgili olarak elinde herhangi bir vakıf senedi ya da başka bir belgesi olan gayri Müslimlere (azınlıklara) hemen onunla ilgili gayrimenkullerini geri iade ediyoruz.

Bu bağlamda, söz konusu kanunun yeniden gözden geçirilerek şehid kanları ile sulanmış bu mübarek toprakların yabancı ülke vatandaşlarına satılmak suretiyle peşkeş çekilmesinin önüne geçilmesinin gerekliliğine inanıyorum.



Recep Altun