Bu Fotoğraf İnternetten Alındı.

Merhabalar Sevgili Kardeşim Arif.

Satırlarıma başlamadan evvel selam eder, her iki gözlerinden hasretle öperim. Nasılsın, iyi misin? İnşallah iyisindir. Sen de bu gurbetteki dertli kardeşinden soracak olursan hamdolsun çok iyiyim de ah, bir de kendi hayatıma istikamet verecek kararları kendim alabilsem, daha da iyi olacağım!.. 

Havalar nasıl? Burada bir bakıyorsun kar yağıyor, bir bakıyorsun yağmur, bir de bakıyorsun ki güneş bile çıkıyor. Ama havalar soğuk geçiyor. Ben de şantiyede çalışmaya devam ediyorum.

Anam bana haber salmış; parasına sahip olsun, parayı çok kazansın, ben ona Çorapsızın Mevlid'in kızını alacağım diye. Sen de biliyorsun ki benim sevdiğim başkadır. Şu anamın elinden kurtulayım diye gurbete kaçtım, gurbette de yakamı rahat bırakmıyor, anamla başım dertte, onun elinden, dilinden nasıl kurtulacağımı bilemiyorum, şaşırdım kaldım.

Hani bir ara köy odasındaki sohbetlerde bahsetmişlerdi ya "memleketin erkeklerini kadınlar yönetiyor" diye valla ne kadar doğru söylemişler Arif ya, kendimi bildim bileli yularım anamın elindedir. Nereye çekerse oraya gidiyorum. Köyden gurbete kaçtım geldim ama yine de elinden kurtulamadım, ta köyden beni yönetiyor ya!..

Yarın beni evlendirecek, kendi ölüp gidecek, bu sefer de beni anamdan ders alan Çorapsızın Mevlid'in kızı yönetecek! Ondan sonra mı? Tabi ilk çocuğumuz kız olacak, yönetimi anasından o devralacak, ondan sonra da o yönetecek, ne zamana kadar mı? Tabi ki ben ölünceye kadar. Kardeşim bu kadınlardan hiç kurtuluş yok mu ya?.. 

Fazla başını ağrıtmayayım, satırlarıma istemeyerek son verirken tekrar selam eder, her iki gözlerinden hasretle öperim. Bir daha ki mektupta buluşmak üzere Allah'a emanet ol ve sağlıcakla kal. Acele cevap beklerim. 

Kardeşin Değirmen