Merhabalar, Sevgili Blogger Kardeşlerim.
Mektubuma başlamadan önce
hal ve hatırınızı sual eder, iyi olmanızı bizleri yaratan yüce Allah’tan
niyaz ederim. Sizler de eğer ben değersiz kardeşinizi sual edecek olursanız,
hamdolsun çok iyiyim. Buralarda havalar soğudu. Bazen yağmur yağıyor, bazen
yağmurla beraber kar atıştırıyor, bazen de güneşli günler geçirdiğimiz oluyor
ama, tedbiren kışlıklarımızı hiç çıkarmıyoruz, malum artık kış geldi.
Bedenimiz eskisi gibi değil, artık yaşlanıyoruz. Kanımız
artık eskisi gibi bedenimizi ısıtmıyor. Çok çabuk üşüyoruz, oturduğumuz yerden
kalkarken zorlanıyor, ayağa kalktığımızda da sendeliyoruz.
Kimsenin kimseye tahammül edemediği, hoşgörünün, sevginin,
saygının kalmadığı şu günlerde huzurumuz hiç yerinde değil. Yolda giderken
karşılaştığım insanlara selam vermekten korkar oldum. Geçenler de birine selam
verdim. Selam verdiğim zat-ı muhterem “Hayrola beni nereden tanıyorsunuz?” diye
sordu. Ben de “Sizi tanımıyorum, Allah’ın selamını vermekten başka bir muradım
yoktur” dedim. Verdiğim selamımı da
almadan çekti gitti yoluna. Ben de verdiğim selamı tekrar “aleykümselam”
diyerek geri aldım.
Geçenlerde gazetenin birinde “Huzuru Kaçmakta Bulanlar”
başlıklı bir yazı dizinine takıldım. Yazı dizininde yer alan kaçanlardan biri “Gün
geçtikçe betonlaşan, yeşilden uzaklaşan, oksijensiz kalmaya başladığımız bir
ülke oldu Türkiye." Doğayı ve hayvanları seven biri olarak Afrika beni çekti
diyerek Güney Afrika’ya yerleşmiş.
Bir diğeri 2002 yılında tatil amacıyla Yeni Zelanda’ya
gitmiş. Sınıf farkının, trafik kazasının olmadığı bu ülkeye aşık olmuş
ve “Türkiye’de insanların birbirine saygısı yok. İnsan hakkı da yok, trafikte
kurala uyan da... Talihsiz bir kaza kurşunun hedefi bile olabilirsiniz. Gelecek
garantisi de yok. Türkiye benim canım vatanım ama, canımın sağlığı için
buradayım” demiş. Örnekler daha çoktu
ama ben sizi sıkmamak adına sadece iki örneği mektubuma taşıdım.
Blog sayfamın başlığı “Değirmenden Mektup Var” ama ben
size hiç tam anlamıyla bir mektup yazamadım. Bu nedenle size böyle bir mektup yazmak istedim ve bundan böyle tüm bloglarımı böyle mektup formatında sizlere sunmayı
düşünmüştüm. Ama hep aynı formatta yazı sunulduğunda okuyucuyu sıkar diye
düşünerek tekrar vazgeçtim. Ama arada sırada sizlere böyle daha güzel mektuplar
yazmayı da düşünmüyor değilim.
Mektubuma son verirken tekrar sevgi, selam ve
muhabbetlerimi sunar, sizleri Cenab-ı Allah’a emanet ederim.
Recep Altun
26 Yorumlar
Merhaba Recep Bey,
YanıtlaSilNe kadar sıcak ve içten bir yazı.. Daha doğrusu mektup. Mektubunuz okurken hem içim sızladı, hem de bir yandan sımsıcak bir duyguyla karşılaştım... Aslında blog adınız Alphons DAUDET'in "Değirmenimdenden Mektuplar" adlı "anı mektuplar"ı aklıma getiriyor. Bilemiyorum buradan mı esinlendiniz ama.. Yüreğinize sağlık. Tülay GÜRDAL
MEKTUBUNUZU ALDIK KABUL ETTİK SAMİMİ VE İÇTEN OLMUŞ
YanıtlaSilGÜNEY AFRİKAYI DA GÖREN BİRİ OLARAK ASLA MEMLEKETİMİ ORAYA TERCİH ETMEM
BİR ÇOK ŞEHRİNDE HALA BEŞDEN SONRA DIŞARIYA YALNIZ ÇIKAMIYORSUNUZ CAN GÜVENLİĞİ YOK
MEMLEKETİMİZDEKİ ÖZGÜRLÜK BENCE HİÇ BİR YERDE YOK
TABİ HER KESİN KENDİ FİKRİ VE SEÇİMİ
TEŞEKKÜRLER
HAYIRLI GECELER
Merhabalar Tülay Öğretmenim, hoş geldiniz.
YanıtlaSilZiyaretinize, değerli ve güzel yorumunuza teşekkür ederim.
Evet blog sayfama isim ararken internette sadece ismiyle karşılaşmış, ama hikayelerini okumamıştım. Blog sayfama isim verirken bu kitabın isminden esinlenerek ben de isim benzerliği olmasın diye "Değirmenden Mektup Var" başlığını kullanmıştım. Daha sonra kitabı aldım okudum ve inceledim, ama hiç hoşuma gitmedi. Büyük bir ihtimalle çevirmeni iyi değildi herhalde. Hatta kitabı ile ilgili de bir bloğum var burada. Bir daha da blog sayfamın ismini değiştirmedim, öylece kaldı.
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Seyyah Gül, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete, samimi ve içten değerli yorumunuza teşekkür ederim.
Güney Afrika Cumhuriyetinde çalışmakta olan 33 yaşındaki bir hemşehrimiz bu yıl içinde bıçaklanarak öldürüldü. Ben de G.A.C.ni memleketime asla değişmem.
Şimdi sizin hangi nedenle G.A.C.nde bulunduğunuzu merak etmedim değil. Cevaplamak zorunda değilsiniz.
Selam ve dualarımla.
merhaba Recep Bey
YanıtlaSilepeydir blog yazarı arkadaşlarıma/dostlarıma uğrayamamıştım ama artık eskisi gibi buralardayım...yine çok güzel, yine çok samimi bir yazı yazmışsınız...mektup şeklinde yazmanız beni eskilere götürdü...sanırım birçok arkadaşım da aynı şeyi düşünmüştür
ülkemizdeki olumsuzlukları ziyadesiyle ve hep birlikte yaşıyor olsak da ben öyle zannediyorum ki başka bir ülkede yaşamayı yine de istemeyenlerdenim
herşeye rağmen, evet herşeye rağmen burada, kendi ülkemde yaşamayı tercih ederim
eleştirilecek yanı çok sizin de dediğiniz gibi betonlaşan yerler ve kalpler en başında geliyor
inşaAllah diyorum İnşaAllah daha kötüye gitmesin bu durum
selam ve dua ile
iyi akşamlar...
Merhaba,
YanıtlaSilMektuplar tarih boyunca samimiyetin, özel önem vermenin, açık ve anlaşırlığın; ayrıca dönemlerinin aynası olmanın belgeleri olmuşlardır.
Son dönemlerimizde mektup yazılmaz oldu. Şimdilerde yazılanlar mektubun yerini tutmuyor.
Bu mektubunuz için tek cümle ile "Çok güzel ve mevcut durumumuzu değerlendirici..."diyebiliriz.
Ayrıca bana,eskilerde yazdığımız mektupları hatırlattığı için de zevkle okudum bu mektubu.
Mektubunuza mektupla cevap veremediğimiz için kusura bakmayınız.
Selamlarımı yollar, başarılarının devamını Allahtan dilerim.
Allaha emanet olun.
Merhabalar Küçük Hala, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete, samimi, içten ve güzel yorumunuza teşekkür ederim.
Evet size katılıyorum. Ne olursa olsun illa vatanımız bir başka. Dualarınıza da iştirak ederek, inşallah bundan daha kötü günler yaşamayız. Cenab-ı Allah, bu günlerimizi elimizden almasın, bu günlerimizi aratmasın inşallah!
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Sabahattin Hocam, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete, samimi, içten ve değerli yorumunuza teşekkür ederim. Sayın hocam bu bloğa yapmış olduğunuz yorumları ben bu mektuba verilmiş bir mektup olarak kabul ediyorum ve bunun için özellikle sizlere teşekkür ediyorum.
Askerde olanların, gurbette olanların mektuplarını hep ben yazardım hocam. Mektubu yazdıran önemli şeyleri özetler, ben de sayfalar dolusu yazardım mektupları. Aslında mektup yazmayı da kompozisyon yazmayı da severdim. Bu nedenle herkes mektubunu bana yazdırırdı. Hatta okuması yazması olsa bile "ben beceremiyorum, sen yazar mısın? Derlerdi, ben de yazardım. Sizin de dediğiniz gibi mektup yazma işi, gelişen teknolojiye yenildi ve mektup yazma işi bitti. Ben yine de askere giden tanıdıklarıma bir tane de olsa bir mektup yazar gönderirim. Yoksa askerlik yaptım bir mektup bile gelmedi diye serzenişte bulunmasınlar ve hatıra olarak saklasınlar diye.
Selam ve dualarımla.
Mektuplar samimiyetin, saflığın kağıda yansıtılması idi. Ne de çok özene bezene dile getirirdik, özlemlerimizi, hasretlerimizi..Mektubun ne olduğunu, nasıl yazıldığını hiç bilmeyen yeni kuşağın,fikir edinmesi, unutulmaması açısından güzel olmuş.Selam konusunda da haklısınız. Tanımadığımız insanlara selam verildiğinde tepki aynen sizin karşılaştığınız şekilde oluyor... Selamın önemi unuttu bu millet. Bırakın tanımadığını, her gün aynı apartmanda yaşayan kimselerin dahi asansörde karşılaştıklarında bile selam vermekten aciz olmuş. Veya bu kadar güzel hasletimizi gurur meselesi haline getirip, önce o selam versin düşüncesi ile selam vermekten uzaklaşan insanlarımız mevcut.Emeğinize kaleminize sağlık.
YanıtlaSilBloğunuzu yeni fark ettim ve izlemeye aldım.
selam ve saygılar.
Merhabalar Hanife Mert, hoş geldiniz.
YanıtlaSilZiyaretinize ve mektupla ilgili duygu ve düşüncelerinizi açıklayan değerli yorumunuza teşekkür ederim.
Selam ve dualarımla.
Recep bey hayırlı günler.
YanıtlaSilNe kadar güzel bir mektup ve tesbitlerinizde çok haklısınız insanlar bir hoş ben bunu ahir zaman alameti olarak görüyorum ama iyilerinide unutmuyorum Rabbim yar ve yardımcımız olsun.
Her zaman dualarınızı beklerim çünki insan belirli yaşa ulaşınca duaları daha bir kıymetli oluyor.
RABBİME EMENET OLUN EŞİNİZE SELAMLAR:)
Merhabalar Bir Kase Lezzet, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve mektupla ilgili duygu ve düşüncelerinizi içeren değerli yorumunuza teşekkür ederim.
İbadet ve dua sayesinde Cenab-ı Haka'a yönelme isteğini canlı tutan insan, Allah'a boyun eğmekten (kulluktan) hiç çıkmayacağı gibi, bu şekilde gösterdiği küçülme ve saygı da Allah'ın rahmet ve bereketinin hep üzerinde kalmasını sağlayacaktır.
Böylece ilk bakışta insanın Allah'a doğru bir yönelişi olarak görünen dua, Allah'ın rahmet ve şefkatinicelbetmek suretiyle Allah ile kul arasında karşılıklı bir ilişkinin başlangıcı haline dönüşecek, bir başka boyut kazanacaktır.
Selam ve dualarımla.
Ne güzel mektuplaşmayı hatırlatmanız..
YanıtlaSilMektup yazma, mektup bekleme telaşı ne de güzeldi.
Şimdilirde elektronik posta aldı artık mektupların yerini. Kişiye has el yazısıyla özenle yazılmış mektupların değerini ,acaba kaç kişi biliyor ve özlüyor?
Çok güzel bir hatırlatma olmuş Recep Bey.
Teşekkürler,sevgiler..
Sevgili recep bey şahane birşey. Uzun zamandır mektup almamıştım. İnsanın bazen mektup okumaya postacı beklemeye de ihtiyacı var. Bu güzel satırlarınız için teşekkür eder, başta size sonrada eşinize evlat ve torunlarınıza baki selamlarımı sunarım.. İyi akşamlar..
YanıtlaSilMerhaba mektubunuzu aldım :) iyiyim sizinde iyi olmanıza sevindim Allah bu günümüzü aratmasın. Ben İstanbul'mu ve memleketimi imtihanlarıyla seviyorum. Allah bizi bu vatana ve millete hayırlı etsin inşaallah diyorum. Size de daha sıhhatli ve mutlu günler dilerim.
YanıtlaSilSelametle Hoşçakalın...
Hocam "Değirmenden mektup Var" serisi çok iyi olmuş bence. Bu arada şu yoldaki adama çok güldüm :) Tövbe tövbeee... iyi bana rast gelmemiş :))Beni nerden tanıyorsunmuş :)) Nasıl bir ülkede yaşıyoruz diye ben de sıkça düşünmekteyim hocam. Sevgisiz, mutsuz insanlara ayak uyduracağız diye uğraşıyoruz işte. Saygılarımla hocam. Elinize gönlünüze sağlık.
YanıtlaSilMerhabalar Destiny, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve mektupla ilgili duygu ve düşüncelerinizi içeren değerli yorumunuza teşekkür ederim.
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Emine Kaya, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve mektupla ilgili duygu ve düşüncelerinizi içeren değerli yorumunuza teşekkür ederim.
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Ahu, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve mektupla ilgili duygu ve düşüncelerinizi içeren değerli yorumunuza teşekkür ederim.
Yolda karşılaştığım adama ben de şaşırdım. Fakat daha fazla böyle adamların üstüne gidilmiyor.
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Recep bey,
YanıtlaSilMektubunuz okudum,şahsım ve tüm arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum.
Ne güzel bir düşünce bizlere nostalji yaşattınız.
Üzülerek söylüyorum,gün geçtikçe maddiyat çıkarcılık ön plana çıktıkça manevi duygular da köreliyor ki! Bazıları da işte böyle tanımadığı da olsa verilen selamın sünnet olduğunu bilmeyerek altında bir şeyler arıyorlar!
Ama yine de.Ülkemiz de olumsuzluklar yaşansa da,ben huzuru yine ülkemde bulurum,terketmeyi düşünmem.Ve bir kişiye bile huzur verebilirsem ne mutlu bana derim.
Bizden de size ve ailenize sevgiler selamlar...
Merhabalar Sevalce Lezzetler, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve mektupla ilgili duygu ve düşüncelerinizi bizlerle paylaşan o güzel ve değerli yorumunuza teşekkür ederim.
Selam ve dualarımla.
Çok güzel olmuş Abim sıcak içten ne naif bir yazı olmuş devamını bekleriz bu güzel mektuplarının en güzeline emanetsin Abicim selam ile dua ile kal ..
YanıtlaSilMerhabalar Sessizkaldım, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve mektupla ilgili duygu ve düşüncelerinizi paylaştığınız o güzel ve değerli yorumunuza teşekkür ederim.
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Vuslat, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve mektupla ilgili duygu ve düşüncelerinizi paylaştığınız o güzel ve değerli yorumunuza teşekkür ederim.
Selam ve dualarımla.
Aynı makaleyi ben de okudum.
YanıtlaSilVe inanın hak verdim onlara.
Düşünceli anne
Merhabalar Oğlak Kızları, hoş geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve mektupla ilgili değerli yorumunuza teşekkür ederim.
Selam ve dualarımla.
*YORUMLARINIZ HEMEN YAYINLANIR*