bir kuş gördüğümde
insan olduğum aklıma gelir
ve ben yine üzülürüm.
neden mi?
insan olduğum için.
oysa kuşlar hür;
hayat ve umut dolular.
benim hayatım ve umutlarım;
ne oldular?
bu soruya ben cevap vermeyim,
bu dizeleri okuyanlar versin.
askerliğimi yaptım,
oyumu verdim,
otuz yıl devlete hizmet ettim.
ama devlet bana bir kere gülmedi.
oysa kuşlar ne kadar şanslı;
bırakın devleti,
herkes gülüyor kuşlara.
bir kuş kadar değerim yoksa,
ne zorum var insan kalmaya.
Recep Altun
30 Yorumlar
Keşke kuşlar kadar hür olabilsekydik, onlar gibi özgürce göğe kanat çırpabilseydik. Emeğinin karşılığını göremeyen öyle çok insan var ki. Çok güzel, çok manidar bir şiir Recep Bey. Yüreğinize, emeğinize sağlık 👏👏🧿
YanıtlaSilMerhabalar Yıldız, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim. Kuşlar ve emeğinin karşılığını göremeyen insanlar için düşüncelerinizi paylaştığınız için ayrıca teşekkür ederim. Sağolun.
Selam ve saygılarımla.
Merhaba Recep Bey, insanlar umutları bir kuş vurur gibi vurup, hayalleri ezip geçiyorlar maalesef! Yüreğinize sağlık. Hayırlı akşamlar diliyorum.
YanıtlaSilMerhabalar Hamiyet Akan, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Tespitinize aynen katılıyorum. Teşekkür ederim. Sağolun. Selam ve saygılarımla. Hayırlı akşamlar.
eveet eveet keşke biz de uçsaaak :)
YanıtlaSilMerhabalar Deeptone, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Oldum olası kuşlara hep imrendim. Acaba onlar iç güdüleriyle mutlu mudurlar?
Selam ve saygılarımla.
muhteşem bir şiir, keşke kuşlar gibi özgürleşebilseydik
YanıtlaSilMerhabalar Büşra Bayram, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Şiiri muhteşem olarak beğeniniz için ayrıca teşekkür ederim. Kuşlar artık özgürlüğün timsali olmuş varlıklardır. Nefsimizden dolayı kaybediyoruz. Aslında kuşların da bir iç nefis güdüleri var. Ben bunu güvercinler arasında gördüm.
Selam ve saygılarımla.
Merhabalar, Okuma listesine bakarken adınızı ve paylaşımınızı okuyunca birden şaşırdım. Ben de birkaç gün önce İnstagram' da "Göçmen Kuşlar" başlığıyla bir paylaşım yapmıştım. Bugün blogda yazacaktım, yarına kaldı. Ne güzel tesadüf.
YanıtlaSilEvet, "kuşlar hür, hayat ve umut dolular,"
Sağlıkla, umutla.
Selam saygılar.
Merhabalar Makbule Abalı, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Kendimi bildim bileli hep kuşlara özenmiş, onları takdir etmişimdir. Kuşları, biz eşref-i mahlukata göre daha üstün tutmuşumdur. Demek siz de göçmen kuşlar başlıklı bir paylaşım yapacaksınız. Muhakkak okumaya gelirim.
Selam ve saygılarımla.
Ben de İnstagramda 3 gün önce yapmıştım. Blogda da bugün yazdım. Kuşlar bana da çok farklı geliyor. Emeğinize sağlık ne güzel yazmışsınız.
SilSelam saygılar.
Merhabalar Makbule Abalı, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Evet değerli blogcu öğretmenim. Kuşlara hep imrendim ve özendim. Şimdi, keşke bu dünyaya bir insan olarak değil de; bir kuş olarak gelseydim diyecek kadar doluyum.
Selam ve saygılarımla.
Nilgun Marmaranin oyle güzelsin ki kuşlar koysunlar yoluna dizeleri geldi aklıma siirinizi okurken. Kuşlara uzaktan baktığımız için mi acaba böyle hissediyoruz ha diyince avcumuzun içine alamadigimizdan yada biz değil de onlar ucabildikleri için mi? Değerliler...
YanıtlaSilMerhabalar Bigudili Anne Blogger, Hoş Geldiniz. Blog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim. Ben kuşlara başka bir gönül gözü ile bakıyorum. Ben insana bakınca onun iliklerini göremiyorum, ama kuşlara baktığım zaman onların iliklerini görebiliyorum. Kuşların uçmalarından çok onların saf, temiz ve masumiyetleri beni daha çok ilgilendiriyor. Uçmak, gerçekten çok güzel bir duygu ve kabiliyet. Ama bizler de uçmanın bir yolunu bulup, uçmuşuz. Bu duruma göre kuşlarla aramızdaki uçma meleke farkını kapatmış oluyoruz. Geriye özgürlükleri, saf, temiz ve masumiyetleri kalıyor.
SilSelam ve saygılarımla.
Yorumuma cok da değerli bir cevap verdiğiniz için ben teşekkür ederim. Ne güzel hissiyatlar bunlar, dahası ne güzel dile getirmişsiniz. Cok saygilarimla
SilMerhabalar Bigudili Anne Blogger, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve cevab-i yorumunuza çok teşekkür ederim.
Selam ve saygılarımla.
Duygularınızı ne kadar açık ve net ifade etmişsiniz Recep Bey.İnanır mısınız blog dünyasından aklımda kalan bir cümlenizi insanlara sürekli söylüyorum.Yanlış hatırlıyor isem lütfen düzeltiniz..İyi kalpliliğiniz ,deteycılığınız ve sorgulayıcılığınız ile bende bir iz bıraktınız..Cümleniz şöyle idi.. Arkadaşlarım hep solcudur... ama oyumu milliyetçilere veririm... Kuşlar uçar... en yüksekten uçan martı en uzağı görendir..der martı kitabında...kuşlar kuşlar... bilgi kuşuna ulaşmak için çabalar insan,martılar çöplüklerde ağlar ,papa barış güvercini salar martılarla kargaların saldırısına uğrar.. evcillerin sınırları her zaman sorgulanmalıdır kuşlar kafese konmamalı...
YanıtlaSilakheneton
Merhabalar Amozonik, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim. Siz de bıraktığım güzel izlenimleri hatırlattığınız için ayrıca teşekkür ederim. Evet gelelim o cümleye: Arkadaşlarımın hepsi solcudur, sağ görüşlülerle bir türlü bağdaşamadım. Ancak, oy zamanı oyumu götürüp hep MHP'ye verdim. Çünkü ben bir MHP'liydim. Ama artık MHP'li falan değilim. MHP tüm emekleri bir çırpıda harcadı. Artık MHP diye bir parti kalmadığı gibi, arkasında benim gibi samimi MHP'liler de kalmadı.
Kuşlara gelince. İnsanlığıma bakınca utanıyorum. Kuşlara bakıyorum, ama onlardan asla utanmıyorum. Bu dünyaya bir insan olarak değil de bir kuş olarak gelmeyi tercih ederdim. Kuşlarla ilgili paylaştığınız bilgiler için de teşekkür eder, kuşların kafese konulmasına benim de karşı çıktığımın bilinmesini isterim.
Selam ve saygılarımla.
Merhabalar Amazonik.
SilSizin blog sayfanız da ziyaretçilere kapatılmış. Daha önce de mi böyle kapalıydı hatırlayamadım doğrusu. Ziyaret etmek istedim ama, sayfanıza ulaşamadım. Bilginiz olsun.
Selam ve saygılarımla.
Merhabalar o sayfayı tekrar açacağım bir süre erişime kapatmıştım doğrudur.Uzun zaman hezeran.com isimli siteme de pek yazı eklemedim ama son zamanlarda yeniden yazı yazmaya başladım.Okumak ister iseniz hezeran.com ..selam ve saygı ile..
Silİnsanlığımdan ne zaman yorulsam, hep kuş olmak isterim ben, taa çocukluğumdan beridir Recep bey. Yüreğinize sağlık.
YanıtlaSilMerhabalar Dikiş Sevdası Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Ne kadar çok kuş olmak isteyenimiz varmış. İyi ki bu kuşlar varmış, olmasalardı kime imrenecektik biz?
Selam ve saygılarımla.
Kuş beyinli diye hakaret ettik ama onlar kadar olamadık bazen. :(
YanıtlaSilMerhabalar ReHiTu, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Evet, kuşları beğenmeyiz, hatta kuşlarla birlikte bir çok hayvanatı beğenmeyiz.
İnsan var olduğundan bugüne benlik duygusu oluştuğu andan itibaren varoluş problemleri yaşıyor. Şimdilik yeryüzünde fikirlerin fikirlerini üretebilen tek varlık biziz. İşte bizi hayvanlardan farklı kılan da budur.
Selam ve saygılarımla.
Ne güzel bir şiir olmuş Recep bey, yüreğinize, kaleminize sağlık.
YanıtlaSilEski yani akepe öncesi Türkiye'de, 60'lı, 70'li yıllarda çalışan, sizin gibi devlete yıllarca hizmet edenler emekli olunca, emekli ikramiyeleriyle ev alabiliniyordu. Şimdi ne paranın kıymeti kaldı, ne devlete hizmet etmenin anlamı, ne liyakat! Okumuşsunuzdur mutlaka sahte lise diplomasıyla Vakıfbank'a atanan sporcuyu. Hayır diploması gerçek olsa ne yazar? Banka ile sporcunun ne alakası var? Gayet iyi biliyorum ki, bankada değil böyle yönetici, başkan vs. olmak, sıradan memur olmak için bile sınava giriliyor, üniversite mezunları o sınavda saatlerce matematik soruları vs. ter döküyorlar...kazanırlarsa giriyorlardı. Tabii bu dediğim akepe öncesiydi. İngilizce bilmeyen, Fransızca bilmeyen insanlar büyükelçi olara atıyorlar sonra da yanlarına tercüman veriyorlarmış! Bunun adı tek cümleyle yabancı ülkelere rezil rüsva olmaktır. Bir büyükelçinin bir değil, birkaç dili ana dili gibi akıcı konuşması gerekir....
Yüzbin yıl mı, milyon yıl mı sonunda belki böyle etten, kemikten insanlığın sonu gelir, belki makinemsi bir türe dönüşür artık daha iyi mi, daha kötü mü olur bilmiyorum ama sorun insanlığın kendisinde...pek iyi bir tür değiliz istisnalar haricinde...ya da böyle etten, kemiktenlik bir şekilde biter ve enerjiden ibaret canlılar oluruz ruh gibi..kim bilir? Belki daha iyi bir tür ortaya çıkar...
Selamlar, saygılar.
Meerhabalar Bücürükveben, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
AKP öncesi tüm iktidarların yaptıkları hizmetleri bir solukta kötüleyiveriyorlar. Kötüleyenlere göre: AKP öncesi iktidarlar hiç bir şey yapmamışlar, yan gelip yatmışlar... AKP dönemi ile AKP öncesi dönemi bilir bilmez kıyaslıyorlar ve ehven-i şer kıyasına sokarak AKP dönemini daha başarılı buluyorlar. Bu kesim 18 yıldır AKP'ye oy verenler yani AKP'ye adeta tapanlardır.
Devletin başındaki adamın diploması tartışılır olduktan sonra, ihtiyacı olan herkese bedavadan verilen diplomalar nasıl tartışılmasın ki! 8 Yıllık Açık Öğretim Fakültesi sürecinde, kalan iki dersten birinden 50 puan alsam bir üst sınıfa borçlu geçecektim ancak, derslerden her ikisini de hep 48-49 puanlarda kaldığım için bir üst sınıfa geçemedim ve akabinde okulumu terk etmek zorunda kaldım.
Oysa, öğretmenleri ve polisleri iki yıllık AÖF sınavlarına soktular ve onları en azından lise mezunu olmaktan kurtarıp iki yıllık yüksek okul mezunu yaptılar. Bir öğretmen arkadaşım AÖF tarafından verilen kitapların ambalajını bile açmadan bu sınavlara girip çıkarak mezun olmuştu. Yani bu iki kesimin tamamı, yeter ki sınava girmiş olsun, hepsini mezun ettiler.
AKP dönemi öncesi büyükelçilerinden bazılarını televizyon kanallarından iyi hatırlarım, bu elçilerin tamamı liyakat ehli, her türlü donanıma haiz büyükelçilerdi. Şimdikilerini
hiç tanımıyorum. Tanımak da istemiyorum. Köstence Başkonsolosluğuna bir konuda bilgi istemek için mail atmıştım, aldığım cevap karşısında şaşkınlığımı ve hayretimi bir müddet üzerimden atamamıştım. Bunlar orada konsolos değil, sanki temsilci, ateşe. Ateşe bile olsa, işgal ettiği makamın hakkını verirdi.
Evet ben de katıldığım devlet memurluğu sınavını bileğimin hakkıyla torpilsiz kazanarak, devlet memuru oldum. Benimle birlikte sınava giren ve sınavda elenen diğer 13 sınavdaşım da bu liyakati görüp, "senin bu sınavı hakkınla kazandığında şüphemiz yoktur" dediler.
Geleceğimiz konusunda değişik fikirler yürütülebilir. Elbette şu anda eriştiğimiz bilimin ve teknolojinin ışığında gelecek için sizin de ortaya koyduğunuz değişimler yaşanacaktır. Tabi buna bizim ömrümüz yetmeyeceği için, maalesef bu gelişmeleri göremeyeceğiz.
Her şeyin insanlığın yararına ve güzel olması dileklerimle birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
Merhaba Recep Bey Uzun zamandır bloguuma gelip güzel yorumlar yapıyorsunuz. Nihayet sizi iade-i ziyarette bulunma imkânına sahip oldum. çok anlamlı ve hayatı sorgulayıcı dizeler bunlar. İnsan işte daima kuşlar gibi özgür olmak ve mutlu yaşamak istiyor. Çok teşekkürler.
YanıtlaSilMerhabalar Eğitim Pınarı, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Selam ve saygılarımla.
Güzel şiir emeğinize sağlık
YanıtlaSilMerhabalar MERT, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve şiir beğeninizi ifade eden değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Selam ve saygılarımla.
*YORUMLARINIZ HEMEN YAYINLANIR*