Hiçbir din ya da ideoloji kendisi ve taraftarları için bir takım ahlaki prensipler getirmeden ayakta duramaz. Aynı şekilde toplumlar da şu ya da bu şekilde bazı ahlaki prensiplere sahip olmak zorundadır. Yoksa hiçbir devlet, ne kadar güçlü olursa olsun, sadece hukuki yaptırımlarla toplumu ayakta tutamaz. "Ahlak olmazsa, toplum hayatı denen şey de olmaz, yani insanlar bir arada yaşayamazlar." Ahlak, toplum hayatının tamamını ilgilendiren davranış modelleri üretir ve üretmek de zorundadır.
Alışverişte dürüst olmak, komşu hakkına riayet etmek, çevreyi kirletmemek, işini hakkıyla yapmak ve toplumsal sorunlara duyarlı olmak, ahlakın ürettiği davranış modellerinden bazılarıdır. İnsan fıtratına uygun her türlü davranışı ahlaki, yaratılış amacından uzaklaşan her türlü davranışı ise gayri ahlaki olarak nitelendirebiliriz.
Ahlakın olmadığı bir yerde ne dinden, ne de ideolojiden bahsetmek mümkün değildir. Ahlak her şeyden önce gelir. Zulmü, adaletsizliği veya bir başka kötü alışkanlığı hayat tarzı haline getirmiş toplumlar ciddi bir ahlak kriziyle karşı karşıyadırlar. Bir toplumu var kılacak olan şey ne siyasi, ne ekonomik ne de teknolojik gelişmelerdir. Bir toplumu var kılıp geleceğe taşıyacak şey toplumun ahlaklı ve erdemli bir hayata sahip olmasıdır.
14 Yorumlar
Çok doğru demişsiniz. Günümüzde her şey gibi ahlak da bozulmaya uğruyor. Herkes işine gelen konuda kendini haklı görüyor, yanlışlar normalleştiriliyor.
YanıtlaSilMerhabalar Duygu Emanet, Hoş Gelmişsiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve konuyla ilgili yaptığınız değerli ve güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Tespitinize aynen katılıyorum. Allah sizi inandırsın, ne gazetelerde ne de televizyon kanallarındaki haberleri okumak ve izlemek istemiyorum.
Herkes kendi doğrularına göre ahlak kurallarını oluşturmuş, bu kurallar çerçevesinde haklı olsun ya da olmasın orman kanunu uygulayarak sorunları çözmeye çalışıyor. İnsan canına kastetmek o kadar kolay ve basit bir davranış haline geldi ki, sanki adam kurban boğazlıyor.
Çok çürüdük, kokuştuk ve berbat bir toplum haline geldik.
Komşunun yıllardır bacasından çıkan dumanını teneffüs edersin, bir kere söz konusu dumandan rahatsız olduğunu usulünce söylersin, bu uyarıyı hazmedemez basar yaygarayı. Ama ben yıllarca o dumanı teneffüs ederek sesimi çıkarmadan idare ediyordum. Sen bir kere dile getirdiğim rahatsızlığımı idare edemedin.
İşte durumlar böyle. Ne yazık ki, toplumun ahlaki değerleri büyük bir çöküntüye uğradı. Bu böyle gitmez. Bir gün büyük bir iç savaş yaşamamız için, emperyalist devletler bütün güçleriyle saldırıyorlar ve bizi bu tehlikeye doğru da sürüklüyorlar. Allah yar ve yardımcımız olsun. İnsanlarımız da artık kendilerine dönsünler ve doğru yolda ilerlemeye devam etsinler.
Selam ve saygılarımla.
Çok doğru konulara değinmişsiniz. Herkes kendi kanununu uygulamaya çalışıyor. Karşısındakini bir şeylerle suçlarken kendisi de benzer tavır sergilediğinin farkında değil bazıları da.
SilDediğiniz gibi uyarılınca kıyameti koparanlar var. Toplum içinde yaşayan herkes önce başkalarını düşünmeli.
Son paragrafta yazdıklarınıza da katılıyorum. Amin İnşallah. Saygılarımla.
Merhabalar Duygu Emanet, Hoş Gelmişsiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve konuyla ilgili yaptığınız değerli ve güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Paylaşıma katkı sağlayan ve paylaşımı daha bir anlamlı kılan o güzel ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Selam ve saygılarımla.
Ne kadar doğru söylediniz. Her şeyin başı dürüstlük ve ahlak. Ekonominin ve siyasetin bile temeli. Ama konuyla ilgili müthiş bir dejenerasyon mevcut. Düzelmesi için de adeta bir sihirli değnek gerekiyor. Allah yardımcımız olsun gerçekten:(
YanıtlaSilMerhabalar Zeugma, Hoş Gelmişsiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyaret ve konuyla ilgili yaptığınız değerli ve güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Bu kokuşmuş ve çürümüşlükten bizi ancak yine biz kurtarırız. Bu nedenle hepimizin ellerimizi taşın altına koymaktan başka çıkar bir yolu yoktur.
Selam ve saygılarımla.
Eskiden okullarda Ahlak dersimiz vardı. Şimdi ortalıkta ahlak diye bir şey kalmadığı için dersi de yok müfredatta tabii... Kaleminize, görgünüze sağlık Recep Bey, tekrar hoş geldiniz, selamlar.
YanıtlaSilMerhabalar Dikiş Sevdası, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Değerli yorumunuzla paylaşıma, çok güzel katkıda bulunmuşsunuz. Ne kadar teşekkür etsem azdır. Hani her zaman söyleriz ya "her şeyin başı sağlık" diye. Bence sağlıkla birlikte ikinci sıraya alınan olgu ahlak olmalı. Adaletin hakkaniyetle uygulandığı toplumların ahlaklı ve erdemli insanlardan oluştuğunu görebiliriz.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı, huzurlu ve mutlu günler dilerim.
İşin temeli zaten doğru ve dürüst ahlaki yapılanmada..Bir toplumu yöneten yöneticilerin ahlakı bozuksa,maalesef o toplumun da ahlaki açıdan bozulması da çok yakındır demektir..Çok doğru tespitler bence,emeğinize sağlık..:)
YanıtlaSilMerhabalar Ertuğrul Yıldırım, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Ne güzel söylemişsiniz, kaleminize ve yüreğinize sağlıklar dilerim. "Balık baştan kokar" değil mi? Elbette... Başımızdaki yöneticilerimiz ahlaklı ve erdemli insanlarsa, onların yönettiği ülkelerde de adaletli, ahlaklı ve erdemli toplumları görmemek mümkün değil. Bu kokuşmuşluğun ve çürümüşlüğün sebeplerini ve kimlerin neden olduklarını görmemek için kör olmak lazım. Bunu hepimiz çok iyi biliyoruz.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı, huzurlu ve mutlu günler dilerim.
bizim ülke ahlaksızlık, yalancılık, saygısızlık ülkesi oldu yaa.
YanıtlaSilMerhabalar Deeptone, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Yorumunuzda yaptığınız tespite katılmamak mümkün değil, çünkü çok doğru bir tespit. Eşref-i mahlukat olan bu insanoğlunu kim ve nasıl terbiye eder bilmiyorum. Hiçbir ceza-i müeyyide bile terbiye etmeye yetmiyor. Artık Allah ıslah etsin ve hidayet versin diye dua etmekten başka bir çıkar yol bulamıyorum.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı, huzurlu ve mutlu günler dilerim.
Merhabalar,
YanıtlaSilYeniden paylaşımlarınızı görmek sevindirici.
Bazen düşünürüm; Toplum olarak biz nasıl bu hale geldik? Tahammülsüz, hoşgörüsüz, sabırsız, inatçı, yüksek sesle konuşan, sır tutamayan... Ama yetkililer de kindar ve dindar bir nesil istiyorlar. Oysa kindar olan her şeye sırt çevirmez mi?
Gazetelerin 3. sayfaları korkunç cinayet haberleriyle dolu. Adaletin terazisi eğrilmiş durumda. Çocuklar bilgisayarda bütün savaş taktiklerini öğreten oyunları izliyorlar.
Dizilerde her türlü ahlak dışı davranışlar, aile içi entrikalar seyrediliyor.
Eskiden okullarımızda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri vardı. Ancak onun dışında büyüklerin de örnek davranışları vardı. Ders niteliğindeydi. Şimdi en saygın olması gereken yerlerde kıran kırana kavgalar izliyoruz.
Böylesi bir konuda sayfalarca yazılabilir sanırım.
Selam, saygılar.
Merhabalar Makbule Abalı, Hoş Geldiniz.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Duygularınızı, düşüncelerinizi ve tespitlerinizi içeren değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Kaleminize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
Bu konuda sayfalar dolusu makaleler yazılabileceği hususundaki tespitinize aynen katılıyorum. Kindar ve dindar bir nesille hangi toplumlar başarılı olmuşlar ki? Hiç örneği bile yok. Toplumu eğitebilecek ne Din K. ve Ahlak Bil. dersi, ne de gençlere örnek olacak büyüklerin davranışları kaldı. Allah yar ve yardımcımız olsun. Her birimize çok ağır sorumluluklar düşüyor. Ne kadar başarılı olur da gençlerimize örnek oluruz bilmiyorum.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı, huzurlu ve hayırlı günler dilerim.
*YORUMLARINIZ HEMEN YAYINLANIR*