Merhabalar.

Bugün, 2021 yılının son günü; bir başka deyişle 31 Aralık 2021 Cuma. Hava açık,  güneşli, sıcak ve çok güzel bir gündü. 2021 yılının bana en güzel son hediyesi, işte bu güzel gün oldu. Güzelliğiyle bana güzel bir hediye olan bugün; kim bilir, kimlerin çok kötü bir günü olmuştur. Yaşadığımız her gün kimilerimize çok güzel bir gün olduğu kadar, kimilerimize de çok kötü bir gün olabiliyor.  

65 yaş üstü serbest kartımla tüm otobüs, banliyö ve metro tren hatlarında yolculuk yapabiliyorum. Trenlerin içini de fotoğraflamak istiyorum ancak, trenlerin içinde yolcular olduğu için, insan çekiniyor ve fotoğraf çekemiyor. Aslında yasak herhalde. Çünkü, metro tren hattının bir istasyonunda tren beklerken fotoğraf çekmek istediğim de "fotoğraf çekemezsiniz" diye güvenlikler beni uyarmışlardı. 

Ankara Yenişehir istasyonundan trene biniyorum ve Sincan merkezdeki tren istasyonunda iniyorum. Sincan merkezden de tekrar 509 ve 516 nolu otobüslere binerek evime gidebiliyorum. Daha önce Keçiörenli iken, artık ben bir Sincanlı oldum. İşte 2021 yılının bana en kötü hediyesi de bu oldu. Keçiören'de iken, Sincan'a gelmek bir terfi değildir, bir ayrıcalık hiç değildir; adeta bir sürgündür. Bunu ancak yaşayan bilir. Bir başka deyişle "damdan düşen bilir" Allah hiçbir kulunu damdan düşürmesin, çünkü damdan düşmeyi her zaman öyle hafif kırıklarla savuşturamazsınız, hayati tehlikesi de vardır... 

Selam ve saygılarımla.