Merhabalar.

Rahmetli babam Aziz Altun'un nostalji arşivinden bana intikal eden bu kartviziti ben de yıllardır saklıyor ve onu hala muhafaza ediyorum. Geçmişte kalan güzelliklere olan özlem duygusu ve bu duygunun baskın bir duruma gelmesi; geçmişseverlik, gündedün, anlamına gelen nostalji, hepimizin yaşamında belli bir yer edinmiştir. 

Kartvizitin önü Türkçe matbuat olup arkası not yazılmak için boş bırakılmış. İlçemizde öyle o zamanlarda avukat yok. Çünkü okumuş, yetişmiş insan gücü az. O zamanlarda Okur yazar insanlarımız katip olur, arzuhalci olur ve böyle dava vekili bile oluyordu. Rahmetlik Yakup Gök, belki en fazla ortaokul mezunuydu. Ama işte o zamanlar mahkemelere dava vekili olarak girebiliyorlardı. Yani günümüzün avukatlık mesleğinin yerini dolduruyorlardı. 


Kartvizitin arkası sizin de gördüğünüz gibi Osmanlıca harflerle yazılmış bir ileti. Osmanlıca okuyabilen biriyle hiç karşılaşmadığım için kartın arkasına Osmanlıca harflerle yazılmış bu iletinin mahiyetini çözemedim. Bu kartvizit, büyük bir ihtimalle Dava Vekili Yakup Gök tarafından, babama yardımcı olunması için ilgili kişiye yazılmış bir iletiyi ihtiva ediyor. 

Kur'an-ı Kerim'i okurum. Biraz da Osmanlıca yazılmış "Karabaş Tecvidi" isimli kitap üzerinden Osmanlıca okuma çalışması yaptım; ama el yazısı ile Osmanlıca yazılmış bir metni okumak daha zor, bu konuda mutlaka uzman olmak gerekiyor. 

Osmanlıca yazılmış metni okuyabilen tanıdığınız bildiğiniz birileri varsa, bana yardımcı olmak isterseniz, buradan kartviziti kopyalayıp alabilirsiniz. Okuyabilen olursa mahiyetini de bir yorum marifetiyle buradan paylaşırsanız memnun ve müteşekkir olurum.

Selam ve saygılarımla.