Merhabalar.
Her blogcunun bir yayın ve hizmet ilkesi olmalı. Ben kültür ve sanat ağırlıklı paylaşımlar için yola çıkmış; şiir, efsane, masal, hikaye, anı, dinler tarihi, felsefe, mitoloji vs. alanlarında paylaşım yapacakken, gündemi ve güncel konuları takip eden bir blog sayfası oldum çıktım. İşin asıl önemli yanı güncel ve gündem konularını takip ederken de internetteki bilgi kirliliğine ve bilgi çöplüğüne katkı yapmaktan ve sayfamızı takip eden blogcularımızı da yalan yanlış bilgilendirmekten ve etkilemekten başka bir işe yaramıyor paylaştıklarımız.
Büyük konuşmak istemiyorum ama, sabır olsun diyorum ve bundan böyle ne güncel, ne de gündemle ilgili hiçbir paylaşımda bulunmak istemiyorum. Çünkü yalan yanlış haberlere dayanarak yaptığımız paylaşımlarla insanların hem kafalarını karıştırıyoruz, hem de yok yere üzülmelerine sebep oluyoruz. Güncel ve gündem olaylarla ilgili sayısız siteler var zaten, bu tür konuları takip etmek isteyenler bu haber ve yorum sitelerine yönelir, doğru ya da yanlış, artık orasını bilemem gerekli bilgiyi oradan alırlar.
Bu blog, "Değirmenden Mektup Var" dedi yola çıktı, ama doğru dürüst değirmenden bir mektup bile paylaşamadı. Sizce de öyle olmadı mı?.. Bu benim kişisel ve öz eleştirimdir.
İnşAllah bundan böyle kültür, sanat, edebiyat, felsefe ve İslam dini ağırlıklı paylaşımlarda buluşmak üzere, hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyor, herşeyin gönlünüzce olmasını Yüce Allah'tan niyaz ediyorum.
Selam ve dualarımla.
Recep Altun.
20 YORUM:
Kendinizi nasıl mutlu hissediyorsanız öyle şeyler yazın iyisi mi, ama bir konuda çok çok hak veriyorum, güncel olaylar konusunda büyük bir BİLGİ KİRLİLİĞİ var, özellikle son Türkmenler Suriye hakkında, neye inanacağımı şaşırdım (zaten size yazdığım son yorumlarda da şaşkınlığım belli oluyordur) Haklısınız doğruluğundan emin olmadıkça en iyisi o konuyu yazmamak.
YanıtlaSilŞiirler, sanat, kültür, değirmenden mektupları bekleriz o zaman:)
Sağlıcakla kalın.
Çok haklısınız Recep Bey. Bazen ben de kendimi tutamayıp güncel konularda yazıyorum, içimi dökmeye çalışıyorum desem yeridir. Ancak, bloglarımız amacından sapıyor istemesek de. Ben de dikkatli olsam iyi olur bu konuda. Saygılarımla.
YanıtlaSilRecep Bey, benim de bloğu açmamda ki gaye, felsefi, sosyal, edebi ve bazen de dini paylaşımlar yapmaktı. Ancak ülkemizin içinde bulunduğu durum ve yaşananlar ister istemez güncelden uzaklaşamıyor insan. Ben öyle üzülüyor ve etkileniyorum ki, içimden yazmak gelmiyordu. Devam edeceğiz her konuda bilgilenmeye ve bilgilendirmeye...
YanıtlaSilSelam ve saygılar.
Yazılarınızı takip etmktn hp keyif aldım, değişeceğini sanmıyorum.
YanıtlaSilElleriniz
Bence de her blog'un bir tarzı olmalı. :)
YanıtlaSilMerhabalar Bücürük ve Ben, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilZiyaretiniz ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Sağolun, varolun.
İnşAllah Cenab-ı Hakk'ın yardım ve inayetiyle bu blog sayfasında daha güzel şeyler paylaşmak istiyorum. Yapabilirsem, becerebilirsem, ne mutlu bana.
Cenab-ı Hakk, ülkemizin ve milletimizin yar ve yardımcısı olsun. Şeytanın şerrinden, fitnenin fesadından, takat ve güç yetmez şer ve belalardan, görünür, görünmez kaza ve belalardan ülkemizi ve milletimizi korusun ve muhafaza eylesin İnşAllah.
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Kalemderi, Hoş geldiniz.
YanıtlaSilZiyaret ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Sağolun, varolun.
Ülkemiz için bir takım şeyler kötü gittiğinde bu ülkenin bir ferdi olarak duramıyoruz ve bir şeyler yapmak için, elimizden geleni yapmak istiyoruz. Bağırmaksa bağırmak, çağırmaksa çağırmak, gitmekse gitmek, yazmaksa yazmak gibi...
En büyük eksiğimiz, doğru haber alamıyoruz. Tarafsız ve doğru haber alma kaynaklarımız elimizden alındı. Zaten büyük bir bilgi kirliliğine ve çöplüğüne dönüşen internetimiz de ağırlaştırıldı. Sizleri bilmiyorum ama, bir bakıyorum sayfalara erişim hızlanıyor, bir de bakıyorum fare imleci değirmen taşı gibi saatlerce dönüyor ama sayfaya bir türlü erişemiyorum.
Bu bağlamda artık güncel ve gündem olaylarla ilgili bir paylaşımda bulunmak istemiyorum. Çünkü, hem kendime, hem de etrafıma zarar verdiğimi düşünüyorum. Neye inanacağımızı şaşırmış ve bilemez durumdayız. Hal böyle olunca, ben de artık bu blog sayfasının yayın ve hizmet ilkeleri doğrultusunda paylaşımlarda bulunmaya karar verdim. İnşAllah Cenab-ı Hakk'ın da yardım ve inayetiyle başarabilirim.
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Hanife Mert, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilZiyaretiniz ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Sağolun, varolun.
Ben de devam etmek isterdim ama, bazı şeyler netleşene kadar, bir müddet bu bilgi kirliliğinden uzak kalacağımı sanıyorum.
Selam ve dualarımla.
Bloğumu ilk açtığım zamanlarda yemek tariflerimin yanı sıra kişisel yazılarımı sevdiğim şairlerin şiirlerini de paylaşıyordum ve bundan da çok büyük keyif alıyordum.Maalesef gelen bir iki olumsuz eleştiri beni üzünce dediklerine göre beni yemek blogeri olarak görmediklerini söylemişlerdi nasıl üzülmüştüm o gün ve aldığım ani bir kararla kesinlikle kişisel yazılarımı ve şiirleri paylaşmadım büyük boşluğa düşünce de tuttum sadece kendimin ve Rabbimin bildiği bir ikinci blog açtım orayı yorumlara da kapadım ikinci bloğumu ve kendimce yazıyorum keyif alarak çok şükür devamsızlıkta yapmıyor sık sık güncelliyorum.Umarım artık beni yemek blogeri olarak görmediklerini söyleyen şahıslar artık görüyorlardır.Gerçi onlar birinci sınıf bizler ikinci sınıf yemek blogeriymişiz öyle söylüyorlar sağda solda ne kadar ayıp bir şey,ne bağnaz düşünce bunlar :( Blog tutmak eğer çok seviyorsanız yazmayı paylaşmayı ve menfaat olarak görmüyorsanız inanın o zaman yarışta olmuyor hırsta.Ben sadece kendime hizmet ediyorum yazılarımla paylaşımlarımla.tamamen amatör bir ruhla yoluma devam ediyorum Rabbimin nasip ettiği yere kadar.Size yorum yazmak için geldim ne kadar doluy muşum kendi olayımı yazdım kusuruma bakmayın lütfen.Ve her zaman bloğunuzu paylaşımlarınızı büyük keyif alarak takip ediyorum değerli bilgileri okuyup faydalanıyorum.Bir gün de en büyük isteğim yazmış olduğunuz şiirleri baştan sona hepsini okumak istiyorum.İnşaAllah o da nasip olacak.Hayırlı geceler.
YanıtlaSilMerhabalar Oğlak Kızları Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilZiyaretiniz ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Sağolun, varolun.
Herhalde yorumunuzu tamamlayamadan "Yayınla" komutuna bastınız. Çünkü "Elleriniz" demişiniz, ama gerisini tamamlayamamışınız.
Ben blog yazımda da söyledim. Büyük konuşmak istemiyorum ama, artık güncel ve gündem konularla ilgili paylaşımlarda bulunmamak için elimden gelen gayreti göstereceğim.
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Vişnap Macide, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilZiyaretinize ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Değerli kardeşim, zaten "yorum" demek, içini dökmek demektir. Siz doğrusunu yaptınız ama, işte yüreği zengin gönlü engin insanlar böyle mütevazi davranırlar hep. Siz de işte böyle mütevazı bloggerlerden birisisiniz.
Size blog sayfanızın yayın ilkeleri konusunda ahkam kesenler, aslında sizi kıskandıkları için, yemek paylaşımları dışındaki paylaşımlarınızı ileri sürerek sizi taşlamışlar. Kim taşlanır biliyor musunuz? Meyvesi olan ağaç taşlanır. Siz de mülayim bir Anadolu insanı olarak, hemen bundan alındınız ve yemek paylaşımlarınız dışındaki diğer paylaştığınız şeyler için ikinci bir blog sayfası açtınız. Peki neden asıl sayfanızda karışık paylaşmaya devam etmediniz? Çünkü siz de bu taşlamadan dolayı etkilendiniz. Gönlünüz kırıldı ve yüreğiniz yaralandı değil mi? Karşı taraf amacına ulaşmış oldu. Sizin huzurunuzu kaçırdı ve sizin sayfanıza egemen oldular. Sizin sayfanıza yön verdiler. Sizin sayfanızda neyi yayınlayıp neyi yayınlamayacağınıza onlar karar verdiler ve siz de onların bu emrivakilerine uyup, yemeklerin dışındaki paylaşımlarınıza bir son verdiniz. Onlar size başka bir yoldan yaklaşmış olsalardı, siz asla onları dinlemeyerek, bildiğiniz şekilde yayın hayatınıza devam ederdiniz. Ama onlar size en yumuşak yerinizden daldılar ve amaçlarına ulaştılar. Yıllardır bu blog dünyasında bunu öğrendim. Sakın beni yanlış anlamayın. Ben bu cümleleri kurarken, sadece sizin duygu ve düşüncelerinize tercüman olmak istedim.
Diğer blog sayfanızın adresini de bilmek isterdim. Oradaki paylaştıklarınızı da en az şu andaki blog sayfanız kadar önemsiyorum.
Selam ve dualarımla.
Merhabalar Kafa Dergi, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Evet size katılıyorum. Her blogcunun blog sayfasının bir tarzı olmalı.
Selam ve dualarımla.
Özellikle siyaset ya da güncelle ilgili bilgi paylaşımı , konu ile ilgili ve içinde değilse kişi, sadece şahsi yorum düzeyinde olsa daha doğru bence.Bir konu zaten istenirse haber düzeyinde takip edilir ama blog yazarının şahsi yorumu da merak konusudur doğal olarak. Bir blog sadece bir konuda yazacak düşüncesi de olmaz ki, bu alan bizim anı defterimiz, ruh halimiz neyse onu yazarız, bir siyasi gazetenin bile içinde ne ararsanız var misal.Recep bey ilke koymak güzel ama önce biz ne yazmak istiyoruz ,o önemli..Benim düşüncem de bu. Selamlar...
YanıtlaSilMerhabalar Pudra ŞekeriM Mehtap, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve konu ile ilgili görüşleriniziiçeren değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Evet, siz de haklısınız, zaten öyle olmalıydı. Ancak bizlere konu teşkil eden haberler üzerindeki dalavereler bizleri de yanlışa sürüklüyor. Ben de bu nedenle artık siyasi, ya da siyasi olmayan hiçbir güncel ve gündem haberlerle ilgili konulara blog sayfamda yer vermeyeceğim.
Selam ve dualarımla.
İnsan gündemden birşeyler yazmadan duramıyor maalesef. En iyisi ne yazarken iyi hissediyorsak o alanda yazmaya devam etmeliyiz.Bazen bende bu anlamda eleştiriyorum.Önceden sadece okuduğum kitapların yorumunu yapardım. Şuan bununla beraber edebiyat alanındaki güncel gelişmeleri de yazıyorum. Bunu defalarca düşündüm.Ancak insanlar gelip yeni bilgileri ilk defa Bloğumda n duyduğunu yazınca hoşuma gitti.Yanı ben de bazen ikileme düşúyorum ama yine de yazmaya devam ediyorum:)
YanıtlaSilMerhabalar Kitap Cumhuriyetim, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Efendim siz yine kitap ve kitap ve edebiyatla ilgili gündem ve güncel konuları takip edebilirsiniz. Çünkü sizin alanınız zaten kitap ve edebiyat. Ben sizin sayfanızda kitap ve edebiyatın dışında başka bir konu üzerinde yazılmış blog okuduğumu hatırlamıyorum. Ama ben çizgimin sınırlarını çok aştım. Siyaset, hükümet, politika derken iş büyüdü gitti. Bir de paylaştığımız konular yalan yanlış haberlere dayan ıyordu ve bizler de bu yalan yanlış habereler alet oluyorduk. En azından şimdilik çizgimiz doğrultusunda yayın yaparız. Örnek son paylaştığım "Oruçlu Tilki" bloğum da paylaştığım bir fıkra var, o fıkradan yine duramadım ama sadece hükümet kabinesine bir hisse göndermesinde bulundum.
Selam ve dualarımla.
Uzun zaman olmuş yazılarınızı takip etmeyeli bu anlamda hakkınızı helal edin biz ev hanımların işi çok bazen zamansızlıktan nete giremiyorum bazen pc. açmamla kapatmam bir oluyor .Daha önceki yazılarınızdan sizi takdir etmiştim ve bu pstunuzdaki konuyada hak veriyorum her şeyin kolayına kaçmadan doğru kaynaktan gündemi öğrenmek lazım .Saygılar a.e.o
YanıtlaSilMerhabalar Aysel Melike, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Yorumunuzdaki ismininize bağlı linke tıklayınca beni sizin G+1'deki sayfanıza ulaştırdı. Sizin Blogspot uzantılı bir sayfanız var mıydı? Şu anda hatırlayamıyorum.
Googel'nin bu G+1 platformu da bana Facebook'u hatırlattığı için G+1'i sevmiyorum.
Selam ve dualarımla.
sizin diliniz ve üslubunuzu seviyorum açıkcası..gündemle ilgili her ne kadar bende yazmasam ama öyle bir an yaşıyoruz yada haberini alıyoruzki bunu dile getirmezsem olmaz diyebiliriz onun için çok normal..bu arada istanbulda bir avm de değirmenden mektuplar isimli bir kitap gördüm içimden direk sizi geçirdim saygılarımla..
YanıtlaSilMerhabalar Gülçin ve Şifalı Eller, Hoş Geldiniz.
YanıtlaSilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Hazır siz bahsetmişken, ben de bu değirmen konusuna bir açıklık getireyim. Blog sayfama bir isim ararken, aklıma bu Alphonse Daudet'in "Değirmenimden Mektuplar" isimli içinde sayısını hatırlayamayacağım sayıda küçük hikayelerden ibaret bu kitaptan esinlendim. Elimdeki kitabın çevirisi çok bozuk olduğu için yalan söylemeyim, hikayelerden hiç lezzet alamadım. Sadece kitaba verilen isim beni etkilemişti.
Söz konusu kitabı görünce beni hatırlamış olmanıza çok sevindim. Demek ki, bir yerlerde iz bırakabilmişim. Bu çok sevindirici ve gurur veren bir hadise.
Kitabın adı "Değirmenimden Mektuplar" Ben de birebir kopyası olmasın diye blog sayfamın ismini "Değirmenden Mektup Var" olarak koymuştum.
Tekrar teşekkürlerimi sunar, selam ve dualarımla birlikte Allah'a emanet olun efendim, herşey gönlünüzce olsun.
Yorum Gönder