Kur'an'ı Anlamak


Merhabalar.
Bin yüz elli yıldan bu yana İslam dünyası dört rivayet ehlinin akla ve hür düşünceye karşı olmalarının baskı ve sıkıntısının ağırlığını taşıyor. Bu dört rivayet ehli hadisçiler, tasavvufçular, mukallit fıkıhçılar ve kelamcılar olup, bunlar Kur’an’ı bilgi kitabı olarak değil, dua ve namaz kitabı olarak değerlendirirler. Bin yüz elli yıldan beri hiç kimse Kur’an’a başvurup bu rivayetçilerin rivayetlerinin Kur’an’a uyup uymadığını teraziye vurma niyet ve cesaretini göstermedi. Üç yüz yıldan beri de İslam alimleri, Batı dünyasına karşı taklidi aşıp, toplumdaki müslümanların dini, sosyal, hukuki ve düşünsel gereksinimlerine gereği gibi bir uygulama ve çözüm üretmeyi düşünmediler. Tarihi, kültürü tekrarlayarak geleneği yaşamaya önem verdiler.

Müslümanların sorunlarının çözülemiyor olması, Kur'an'ı Kerim'i bin küsur yıldan beri terk etmek suretiyle, onu her çağa göre anlamaya çalışıp, uygulamayı ihmal etmiş olduklarındandır. Kur'an'ı Kerim'i yeni şartlara ve ihtiyaçlara göre anlamak gerektiği kabul gördüğü halde, meslek itibariyle anlamak mecburiyetinde olanların, bu anlayışa halen fiilen karşı çıkmalarının sıkıntısını bizler çekiyoruz.

Şimdiki İslam toplumlarının benimsediği İslam; Kur’an İslamından bin dört yüz yıl kadar uzak olmasaydı, müslümanlar dünyaya karşı bu düzeyde mi olurlardı? Bu bağlamda yapılacak iş Kur’an’a dönüp, onu zamanımızın bilgisine ve şartlarına göre yeniden anlamak olacaktır. Müslüman toplumlarının kurtuluşu buna bağlıdır.
Selam ve muhabbetle.

Kaynak: Kur'an'a Göre Araştırmalar-Prof.Dr. Hüseyin Atay

İzleyiciler Eklentisi

Merhabalar.
Bu kaçıncı kez oluyor bilmiyorum ama, yine Blogger'in çok can sıkıcı bir uygulaması olan "İzleyiciler" eklentisinden bahsedeceğim. Blog sayfamın izleyiciler eklentisinin en son görüntüsünü yukarıda paylaşarak söze başlamak istiyorum. Sayfamı takip etmek üzere profil bilgilerini paylaşan "özlem" mahlaslı izleyiciye dönüp, blog sayfamı ziyaret ettiği ve sayfamı takibe aldığı için, ona teşekkür etmek istiyorum. Ama bunu yapamıyorum. Önceden olsaydı, çok kolaydı. Takip eden üyenin izleyiciler eklentisindeki profil bilgilerini içeren profil simgesine tıkladığınızda sağ tarafa açılan penceredeki bilgilerinden izleyiciye ulaşmak mümkündü. Şimdi bu açılan pencerede izleyicinin sayfa linki olmadığı gibi, sanki benim ne işime yarayacaksa, takip ettiği diğer blog sayfaları listeleniyor. Sizce de bu Blogger'in önemli bir kusuru değil mi? Yoksa sizin için, bunun hiç mi önemi yok?..

Blogger'in bu kusurunu gidermesi için ilgililere çok mesaj gönderdim. Ama bu güne kadar söz konusu eksikliğin ne giderileceğine ne de giderildiğine dair bir bilgi verilmedi. O halde iş yine biz kullanıcılara düşmektedir. Peki bunu nasıl yapacağız? Kimin sayfasını takip etmek için "İzle" butonuna basıyorsanız, lütfen o sayfadaki en son paylaşılan bloğun altındaki "yorum yaz" linkine tıklayarak sadece bir "merhaba" yazın ve gönderin, tekrar size dönmek isteyen blog sayfası sahibine çok büyük bir iyilikte bulunmuş olacaksınız. Neden mi? Yazdığınız yorumunuzun altında göndericinin linki yer alıyor. İşte sayfa sahibi o yazılan yorumun altında oluşan linke tıklayarak size ulaşacaktır. Aksi halde size ulaşması mümkün değil. 
Saygılarımla.  

Diplomasinin Zaferi

Cepheye Mühimmat Taşıyan Kadınlarımız.

"Milli Mücadele bir vatanseverlik ve kahramanlık destanından ibaret değildir. Aynı zamanda bir örgütlenme, bir lojistik, bir rasyonel planlama ve diplomasi zaferidir" diyen gazeteci yazar Taha Akyol'a katılmamak mümkün değil. Diplomasi yoluyla, İtalya ve Fransa'yı saf dışı bırakarak, Milli Mücadele'deki düşman sayısını azaltan Mustafa Kemal Paşa, orduyu Büyük Taarruz'a hazırlarken yine İtalya ve Fransa'dan silah, mühimmat, kamyon ve uçak aldığımızı biliyor musunuz? İşte bu diplomasinin bir zaferidir. 

30 Ağustos 1922'deki Büyük Zafer'le İzmir'e yürüyen Milli Mücadele neslini derin bir saygıyla, şükranla ve rahmetle anıyoruz.