ÇEDES, "Çevreme duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum" projesinin kısaltmasıdır. Bu proje, Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan bir protokolle hayata geçirilmiştir. Bu projenin amacı, ortaokul ve İmam-Hatip Ortaokullarında öğrenim gören öğrencilerin, çevreye ve değerlere duyarlı bireyler olarak yetişmelerine katkı sağlamaktır.
Söz konusu proje, 2023-2024 eğitim ve öğretim yılında 100 ortaokul ve İmam-Hatip ortaokulunda uygulanmaya başlanmıştır. Projenin 2025-2026 eğitim ve öğretim yılında tüm ortaokul ve İmam-Hatip ortaokullarında uygulamaya başlanılması planlanmaktadır.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz; MEB, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan "Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum" İş Birliği Protokolü (ÇEDES) üzerine 27 Aralık 2023 tarihinde bir basın açıklaması yaparak "Bu bilim ve akıl dışı laiklik karşıtı uygulamaya derhal son verilmelidir." demiştir.
(ÇEDES) projesi ile din görevlilerinin öğrencilere, “Değerler Eğitimi” vermesinin önü açılmıştır. Öğrencilere milli, manevi, ahlaki, insani ve kültürel değerlerimizin benimsetilmesi iddiasıyla tüm lise, ortaokul, ilkokul ve anaokulları ile il merkezi ve ilçelerde bulunan tüm cami ve Kur’an kurslarını kapsayan proje, Milli Eğitim Müdürlükleri ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı il müftülükleri aracılığıyla okullara öğrencilerin sözde ‘manevi gelişimini desteklemek’ amacıyla tarikatların, cemaatlerin görevlendirmelerinin önünü açmaktadır.
Bu protokol manevi danışman olarak imamların, vaizlerin; rol model olarak gösterilen ve cemaat örgütlenmelerinin “abi ve ablalarının” okullarımızda eğitmen olarak görev yapmasını öngörmektedir.
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’yla birlikte hayata geçirilen bu protokol siyasal İslam için yeni bir araç, çocuklarımız için yeni bir kıskaç olarak karşımızda durmaktadır.
Laiklik, cumhuriyet kazanımlarının, yurttaşlarımızın ve ülkemizin geleceğinin en önemli teminatlarından birisidir. Laik eğitim; farklı inanç ve ifade özgürlüklerinin, tercihlerin güvencesidir.
Laik eğitim ilerleyen, üreten nesillerin, bilimin ve aklın ışığında gelişmesinin temelidir. Laik eğitim, yoksul halk çocuklarının tarikatların ve cemaatlerin sömürüsüne karşı tek sığınaktır.
Bizler bu ülkenin mühendisleri, mimarları şehir plancıları olarak eğitimin dinselleşmesine, çocuklarımızın, gençlerimizin geleceğinin tarikat ve cemaatlerin kuşatması altına alınmasına hayır diyoruz. Toplumsal sinir ve sınırları zorlayan bu bilim ve akıl dışı laiklik karşıtı uygulamaya derhal son verilmelidir.
Selam ve Saygılarımla.
15 YORUM:
Ah ahh umarım kaybetmeden önce değerini anlar herkes laikliğin. Yoksa her şey için çok geç olacak...
YanıtlaSilMerhabalar MyReaL.
SilZiyaretiniz ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Ben, bu milletin bu kadar umursamaz olduğunu bilmiyordum. Demek ki, millet olma özelliğimizi kaybetmişiz. Bunun başka türlü açıklaması olamaz!
Selam ve saygılarımla.
teşekkür ederiz bilgilendirme için :)
YanıtlaSilMerhabalar Deeptone.
SilZiyaretiniz için ben teşekkür ederim.
Selam ve saygılarımla.
Bu siyasal İslamcılar kadar sinsi, üçkâğıtçılar yoktur. Çevreye duyarlı filan denince insanın aklına mutfakta çöplerini ayrıştıran, süt, yoğurt kutusunu plastik atık kutusuna, pilleri A101'lerde var pil kutusuna, cam şişeleri cam kumbarasına atacak, çöpe atmayacak vs. gelir, bunların çevreyle filan ilgisi YOK. Bu üçkağıtçılar, kandırıkçı Fetöcüler, çevre bahanesiyle küçük çocukların beynini din denilen akıl hastalığıyla yıkamaya çalışacaklar. Fettoş bunu yaptı sonucunu gördük. Atatürk'e düşman çocuklar yetiştirmek istiyorlar, yeni Fettoşlar yetiştirmek istiyorlar, tarikatlara aptal, salak çocuk lâzım.
YanıtlaSilNe yazayım bilmiyorum....çok sinirliyim...zaten Bücürük'üm hasta üzgünüm fazla bir şey yazamadım Recep Abi.
Sağlıcakla kalın, selamlar, saygılar.
Merhabalar Bücürükveben.
SilZiyaretinize, paylaşıma katkı sağlayan ve destek olan değerli ve güzel yorumunuza çok teşekkür ederim.
Biz eleştirmekten ve dile getirmekten yorulduk, ancak onlar bildikleri yoldan gitmekten yorulmadılar.
Selam ve saygılarımla.
Bir zamanlar Milli Eğitim Şura Toplantıları vardı. Yeni bir uygulama başlatılacağı zaman o konuda kararı ilgilendiren kişilerin görüşleri alınır, sonra sonuçlar ilgili bakanlıklara sunulur ve uygulama başlatılırdı. Öğretmenler, yöneticiler veli ve öğrenciler, rehber öğretmenler kararda söz sahibi olurdu. Demokratik yönetimlerde birey önemlidir. Projenin adı kulağa çok hoş geliyor. Keşke uygulamalar da çocuk ve gençlerin yararına olabilse. Eğitimde bir konuda eğitim almamış kişiler kimlere, nasıl, ne amaçla yardımcı olacak, nasıl duyarlılık ve hassasiyet sağlanacak? Rehber öğretmenler, eğitsel çalışmalar bu konularda görevliler zaten. Danışmanlar görüş bildiremiyorlar mı, denetim işlemiyor mu ? Öğretmenler Kurulu, sorumluluk alma ve görev anlayışı, ölçme değerlendirme... Söylenmesi, yazılması gereken öyle çok şey var ki ! Kişisel kararlar toplumların geleceğini nasıl bu kadar etkileyebilir...?
YanıtlaSilYazık... eski eğitimcilerin içi yanıyor.
Merhabalar Makbule Abalı.
SilBlog sayfama yapmış olduğunuz ziyarete ve paylaşıma katkı ve destek sağlayan değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Efendim, bu uygulamanın sonuçları meyve verdiğin de, siz o zaman görün içimizdeki yangını...
Selam ve saygılarımla.
Çevre ile sanırım doğayı değil de mahallede konu komşu çevreyi kastediyorlar .Bir yanı değerler olan bir konunun diğer yanı çevre olunca ben öyle anladım , biz size öğretelim siz de çevreye öğretin büyüyünce gibi mi? Acaba. Yoksa bildiğimiz doğa ,çevre mi bilmiyorum. Şehirlerimizde doğa namına bir şey kalmadı, beton bir şehirde yaşıyoruz. Keşke çocuklara şehirde ve insanlarla birlikte yaşamanın adabını , saygı ve sevgiyi de öğreten bir proje yapsalar. Kaldıysa tarımla ilgili şehirlerimizde de çocuklara tarım ve hayvancılığımıza sahip çıkıp duyarlı olmayı anlatsalar. Bunlar bu dünya ile ilgili daha mühim şeyler.
YanıtlaSilBu müfredatı sessiz sedasız uygulamaya geçecekler, geçen haberlerde kısaca değinilmişti.
Merhabalar *mehtap. Hoş Geldiniz.
SilZiyaretinize ve paylaşıma katkı ve destek sağlayan o güzel ve değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Bu tür oynak projelerin amaçları belirlenirken özellikle kavram ve kapsama alanı geniş, içlerini istedikleri gibi doldurabilecekleri kelimeler seçiliyor. Sizin de değindiğiniz gibi çevre deyince ne anlayacağız, mahalledeki konu komşuları mı? Yoksa, yeryüzü coğrafyasını, doğayı mı?
Söz konusu projeyi ve uygulamasını takip eden STK'lar işin düzmece bir proje olduğunu görmüş olacaklar ki, hemen iptal edilmesi ve uygulamaya konulmaması için itiraz etmişler. Bir vatandaş olarak ben bile çok sonradan duydum bu projeyi. İktidar kaş ile göz arasında çaktırmadan, uyandırmadan bu tür projeleri icat edip, sessiz sedasız uygulamaya koyuyorlar.
Sizin yorumunuzda bahsettiğiniz gibi, keşke çocuklara şehirde insanlarla birlikte yaşamanın adabını, saygı ve sevgiyi öğreten bir proje yapsalardı.
Selam ve saygılarımla.
Bir öğretmen olarak ne diyeceğimi bilemiyorum bazen. Sussam gönül razı değil, konuşsam ne çare...
YanıtlaSilMerhabalar, Manxcat / KuyruksuzKedi.
SilZiyaret ve yorumunuz için teşekkür ederim.
Haklısınız...
Selam ve saygılarımla.
Merhabalar...
YanıtlaSilProjenin adı başka, içeriği başkadır. Bu proje adı altında ne yapmak istedikleri gün gibi ortadır. Bilimin ışığından uzak bir projedir bu. Projenin malum mimarları çevreye duyarlı da öğrencileri ona göre eğitecekler...Biz de buna çok inandık.
İleri gideceğimize geriye gidiyoruz. Laik eğitime sonuna kadar katılıyorum. Ne varsa laik eğitimde vardır, gerisi boştur.
Duyarlılığınız ve paylaşım için teşekkür ediyorum Recep Bey.
Saygı ve selamlar...
Bu işlerin buraya gelmesinde maalesef on üç sene boyunca laikliği ağzına almayan ana muhalefet liderinin de payı büyüktür. Umarım hatadan dönülür, umarım bu yasa iptal edilir... Saygı ve selamlar... 🌺
YanıtlaSilMerhabalar Evde Yazar.
Silİktidarın amacı ve hedefi belli. Bunun üzerine daha konuşarak vakit kaybetmeyelim. Sizin de dediğiniz gibi ana muhalefet partisi ülkeye ve ülkenin sorunlarına sahip çıkmıyor. Hatadan dönüleceğini hiç sanmadığım gibi, projenin de rafa kaldırılacağı yok.
Bilinçli, şuurlu, kültürlü, ufku geniş, aydın insanlara çok ihtiyacımız var.
Vatandaşımız çok cahil. Yeni yetişen nesil, vatandaştan daha da cahil.
Her geçen gün değerlerimizi kaybediyoruz. Demografik yapımız bozuluyor. İnsanların içine düştükleri sıkıntılardan açlık önceliği olmuş, sıkıntılarıyla mücadele etmekten çevresinde olan biteni göremiyor.
Allah yar ve yardımcımız olsun!
Selam ve saygılarımla.
Yorum Gönder