"...Yıllarca annemle bir kırtasiyeci dükkanı işletti, fotokopi yaptılar..." (Orhan Pamuk, Kar, s.117)
Fotokopi yapılmaz, çekilir. "Yapmak" sözcüğü, yanlış anlamda kullanılmıştır. Onun yerine, "görüntüyü bir aletle özel bir nesne üzerinde tespit etmek" anlamıyla "çekmek" sözcüğü kullanılmalıydı.
***
Bazı eylemler olumlu durumlarda, bazıları olumsuz durumlarda kullanılır. Olumluluk ifade eden sözcükler olumsuz durumlar için; olumsuzluk ifade edenler ise olumlu durumlar için kullanılmamalıdır.
“Bana yardım ederek, işi kısa sürede bitirmeme neden oldu.”
cümlesindeki “neden olmak” eylemi daima olumsuz anlamlar verecek biçimde kullanılır. Oysa işin kısa sürede bitirilmesi olumlu bir durumdur. Öyleyse “neden oldu” sözü bu cümlede yanlış kullanılmıştır. Cümlenin doğru şekli: “Bana yardım ederek, işi kısa sürede bitirmemi sağladı.” şeklinde olmalıydı.
20 Yorumlar
Aslında dile alışagelmiş cümleler/kalıpları ne kadar da yanlış kullanıyoruz günlük hayatta. Teşekkürler 🙂
YanıtlaSilMerhabalar Bayan Hohori.
SilZiyaretinize ve paylaşıma katkı sağlayan değerli yorumunuza çok teşekkür ederim. Elimden geldiğince, dilimizi doğru kullanmaya gayret ediyorum. Ancak, hepimiz de hata yapabiliriz. Burada yapılan hataları örnekleyerek, hatalarımızı bilmek ve düzeltmek anlamında çorbada tuzum olsun istedim.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
Çok doğru. Fotokopi yapılmaz; çekilir. Orhan Pamuk'u siyasi görüşleri nedeniyle hiç sevmem. Böyle vahim bir hata yapmış olmasına şaşırdım. İlkokul çocuğu bile fotokopinin yapılmayacağını, çekileceğini bilir. İkinci cümle de dediğiniz gibi yanlış kullanılmış. Ben de Twitter'da sık sık şuna rastlıyorum:
YanıtlaSil" Ne elmayı, ne armudu sevmem" Doğrusu "Ne elmayı, ne armudu severim" olacak ya da "Elmayı da, armudu da sevmem" olacak. Tabii cümleler elma, armut vs. değildi ama şu an hatırlamıyorum.
Elinize sağlık.
Selamlar, saygılar.
Merhabalar Bücürükveben.
SilZiyaretiniz ve paylaşıma katkı sağlayan değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Gazeteci ve yazarlarımızın makale ve kitaplarında tespit edilen o kadar çok anlatım bozuklukları var ki, onların tamamını burada paylaşmama imkan yoktur.
Orhan Pamuk'un söz konusu "Kar" isimli romanı kitaplığımda mevcut. 117'nci sayfayı açtım ve o sayfayı baştan sona kadar tekrar okudum. Cümle aynen yukarıda paylaştığım gibi. Kitaplığında Orhan Pamuk'un "Kar" romanı olanlar 117'nci sayfayı tetkik edebilirler.
Sizin verdiğiniz örneğe gelince, aynen sizin dediğiniz gibi "ne.. ne ..." bağlacını cümle içinde yanlış kullanıyorlar.
Ne ve ne bağlaçları cümleye olumsuz anlam yüklediğinden, yüklem olumlu durumda kullanılır: "İsmet ne armut ne de elma toplayabildi." gibi.
Katkınız için tekrar teşekkür ederim.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
Çok doğru ne kadar faydalı bir paylaşım olmuş benimde yayınlarıma katkılarda bulunuyorsunuz teşekkür ederim.. İnsan daima ilmini arttırmalı..
YanıtlaSilKendi lisanını yazım kuralları ile bilmek ve güzel kullanmak kalpleri fethedebildiği gibi insanları kendinden uzaklaştırabilir de..
Merhabalar Sonsuzluk ve Ötesi.
SilZiyaretinize ve paylaşıma katkıda bulunduğunuz değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Yorumunuzdaki son cümlenizdeki saptamaya katılmamak mümkün değil. Çok teşekkür ederim.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
doğru evet ama işte şimdi 2000 sonrası doğumlular sözcükleri farklı ve yanlış kullanıyorlar. aklımı çıldırdım, hoşuna mı kaçtı, gibi :)
YanıtlaSilMerhabalar Deeptone.
SilZiyaretiniz ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. 2000 sonrası doğumlu gençler sözcükleri, özellikle özenti ve moda babından farklı ve yanlış kullanıyorlar.
Katkınız için çok teşekkür ederim.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
Türkçeyi doğru kullanmak, anlam kaymasını önlemek için tek bir şey söylemek mümkün "Eğitim"
YanıtlaSilKalemine sağlık Recep bey selamlar saygılar.
Merhabalar Hüseyin Güzel.
SilZiyaretiniz ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Yorumunuzu okuduktan sonra, yorumunuzun içeriği bana, rahmetli Oktay Sinanoğlu'nu hatırlattı.
Türkçeyi doğru kullanmak, anlam kaymasını önlemek için eğitim saptamanıza aynen katılıyorum.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
Merhaba Recep Bey...
YanıtlaSilÖrnekli, açıklayıcı bilgi için gönülden tebrik ediyorum sizi. Evet, fotokopi çekilir, yapılmaz ki.
Orhan Pamuk'un Kırmızı Saçlı Kadın kitabını yıllar önce okumuştum ve bende yazarın başka kitapları olmasına rağmen, bir daha da okumadım. Dediğim kitabın hemen her sayfasında kullandığı " bazan " kelimesi beni kitabından soğuttu. Bu kelimeyi o kadar çok sık okudum ki kitapta, bir müddet beynimde yankılandı durdu. Bazen demek o kadar zor mu da, bazan kelimesini tercih etmiş, inanın anlayamadım. Üstelik Türkçe'de bazan kelimesi hiç kullanılmaz ki.
Emeğinize, aklınıza sağlık olsun. Çok kıymetli paylaşımınıza teşekkür ediyorum. Selam ve saygılarımı gönderiyorum.
Merhabalar Nazlı Toaç.
SilZiyaretinize, değerli yorumunuzla paylaşıma yaptığınız katkı ve sağladığınız desteğe çok teşekkür ederim.
Kitap, gazete, dergi vb. yayımları biraz daha dikkatli okuduğumuzda yazarların yaptıkları anlatım bozukluklarını görebiliriz.
Güzel ustaca yazı yazmak herkesten beklenemez. Ama doğru ve iyi yazmak belli bir eğitim görmüş herkesten beklenir.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
Ah! Tam da aynı şeylere takılıyoruz sizinle Recep Bey! Benim öğrencilerim de sürekli böyle hatalar yapıyorlar. En sinir bozucularından birini yazayım:
YanıtlaSil- Öğretmenim, çıkar mısınız?
Tahtanın önünden çekilmem için "Çekilir misiniz?" demeye çalışıyorlar. Her defasında açıklıyorum. "Çıkamam ama çekilebilirim!". Çıkmak, sınıftan çıkmak, odadan çıkmak... Tahtanın önünden çıkılmaz, çekilinir. Ama nafile... Vazgeçmeden aynı hatayı yapmaya devam ediyorlar maalesef :(
Merhabalar Manxcat / KuyruksuzKedi.
SilZiyaretinize, değerli yorumunuzla konuya ilişkin yaptığınız değerli açıklama ve katkıya çok teşekkür ederim.
Örneğiniz o kadar güzeldi ki, ne kadar memnun oldum ve beğendim bilemezsiniz. Çok teşekkür ederim.
Aslında çocuklar çabuk öğrenirler ama, gıcığına mı yapıyorlar acaba?
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
Dilimize sahip çıkmalıyız. Onu en doğru şekliyle kullanmamız gerekir. Bunun için de kullandığımız sözcükleri TDK karşılaştırmalı en doğrusunu kullanmayı alışkanlık haline getirmemiz gerekir. Recep Bey emeğinize sağlık.
YanıtlaSilMerhabalar. Hanife Mert.
SilZiyaretinize ve paylaşıma katkı sağlayan değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Dil, insanlar arasında iletişimi sağlayan işaretler sistemi olup, toplu yaşamanın gerekli kıldığı en yararlı araçtır.
Böylesine önemli bir aracın doğru kullanılmasının da çok önemli olduğu tartışılmaz bir gerçektir.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
Yazarlık atölyelerinin iyi olanlarinda böyle dilbilgisi dersleri bulunur Recep bey. Buradan da çok kişiye ulaşır umarım. Cumartesi günü Hece dergisinin geleneksel söyleşilerinden biri vardı ve konuk eleştiri ve deneme kitaplarıyla tanınan Oğuz Demiralp'ti. Kendisinin sırf Orhan Pamuk eserleri üzerine bir kitabı var:) Söyleşi youtube'a yüklenecek. O zaman Pamuk'un Türkçesi hakkında yorumları dinlersiniz, Pamuk'un Türkçe kitaplarının Ingilizce çevirilerinin çok daha iyi olduğu söyleniyor. Üstelik bunu ilk söyleyen Talat Sait Halman gibi bir usta:)))
YanıtlaSilMerhabalar N.Narda.
SilBlog sayfama yaptığınız ziyarete ve paylaşıma değerli yorumunuz ile sağladığınız katkıya çok teşekkür ederim.
Verdiğiniz bilgiler için ayrıca teşekkür ederim. Dergileri ve dergi okumayı çok severim. Hece dergisinin varlığının da haberdarım, ancak bazı nedenlerden dolayı dergileri takip edemiyorum.
Yazarlarımız, yazılarını bitirdikten sonra bir de dil açısından ele alabilirler. Buna zamanları yoksa, veya bu konuda kendilerini uzman görmüyorlarsa, bu işi yaptırabilecekleri yetkin insanlardan faydalanabilirler. Bir yazar, bunu gerekli görmüyorsa, dile özen göstermiyorsa, işini iyi yapmıyor demektir.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
Merhabalar Recep Bey,
YanıtlaSilBir süredir zamanla ne kadar yarışsam da istediğim sonuca bir türlü ulaşamadım. Oysa biliyorum ki yorum yazan için de bir görüş alışverişi sağlıyor. Emeğinize sağlık, güzel örneklerle yazınız bütünlük sağlanmış. Türkçe çok zengin bir dil ancak az okuyor, az yazıyor, az konuşuyoruz. Okullarda bilgiler sınav ağırlıklı işleniyor. Münazaralar, tartışma etkinliklerine yer verilmiyor. Yazılı ve sözlü kompozisyon derslerinin olmayışı büyük eksiklik.
Belki ilk örnekte "Fotokopi işiyle de uğraştılar" denebilirdi.
Sağlıklı, huzurlu günler.
Merhabalar Makbule Abalı.
SilZiyaretinize, paylaşıma destek ve katkı sağlayan değerli yorumunuza çok teşekkür ederim.
Önerdiğiniz gibi "fotokopi işiyle de uğraştılar" şeklinde bir cümle de uygundu tabi. Yazarın kitabında kullandığı cümlenin tümleç, yüklem gibi öğeleri değiştirilerek daha başka doğru cümleler de oluşturulabilir.
Okullarımıza gelince, aynen sizin gibi düşünüyorum. Eğitimin de öğretimin de kalitesini maalesef çok düşürdüler. Bu eksikliği, bir öğretmen olarak en iyi siz görür ve siz bilirsiniz.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı, huzurlu ve mutlu günler dilerim.
*YORUMLARINIZ HEMEN YAYINLANIR*